Hindistan’da
yaşamış son dönem müfessirlerinden biri de Hamîduddîn el-Ferâhî (1863–1930)’dir.
Ferâhî, kendine özgü geliştirdiği Kur’an’daki sure, ayet ve kelimelerin
birbiriyle münasebetini de kapsayan, her surenin tek bir ana konusunun olduğu ve tüm
ayetlerin bu anlam çerçevesinde anlaşılması gerektiğini savunan “nazm
metodu”ndan hareketle “Nizâmu’l-Kur’ân ve Te’vîlu’l-Furkân bi’l-Furkân” isimli
Arapça bir tefsir yazmayı hedeflemiştir. Müellifin vefatı nedeniyle tamamlanamayan
tefsir çalışmasında Fil Suresi tefsiri, nazm metodunun uygulanması ve önceki
dönem müfessirlerinden farklı sonuçlara ulaşılması bakımından müstesna bir yere
sahiptir. Ferâhî’ye göre sure, Hz. Peygamber’e değil, Fil Vakası’na şahit olmuş
veya olayı birinci tanıklarından dinlemiş Kureyşlilere hitap etmektedir.
Ebrehe’nin ordusuna taş atan kuşlar değil, dağlara çekilerek düşman ordusuna
mukâvemet gösteren, Kureyş kabilesinin başı çektiği Mekke ahâlisi ve hac için
Mekke’ye gelen diğer kabilelere mensup Araplardır. Fil ordusu kuşların attığı
taşlar nedeniyle değil, Mekke halkının direnişi ve buna mukâbil ilâhî bir
yardım olarak gökten inen, askerlerin üzerlerine taş/çakıl yağdıran bir
fırtınayla helak edilmiştir. Kuşlar ise taş atmak için değil, fil ordusundan
geriye kalan insan ve hayvan cesetlerini yiyerek Mekke ve çevresini
pisliklerden temizlemek için gönderilmiştir. Hacdaki şeytan taşlama (ramyu’l-cimâr)
uygulaması da bu büyük olayın (Fil Vakası) sembolik temsilinden öte birşey değildir.
İşte bu makalede Ferâhî’nin hayatı, eserleri ve nazm teorisine ilişkin bilgi
verilerek, Fil Vakası ve Fil Suresi hakkında ulaştığı sonuçlar, geçmiş dönem tefsir
ve tarih kaynaklarıyla mukayeseli olarak ele alınmıştır. Müellifin iddialarını
desteklemek için takip ettiği yöntemler ve sunduğu deliller kritik edilerek, Fil
Suresi’nin doğru anlaşılması maksadıyla önerdiği yorumlar değerlendirmeye tabi
tutulmuştur. Makalede ayrıca Ferâhî’ye özgü yorumdan yola çıkılarak Fil Suresi yeniden
meallendirilmiştir.
Hamîduddîn el-Ferâhî (1863-1930) is one of the late glossators lived in
India. Ferâhî has aimed to write an Arabic interpretation of the Quran with the
name of “Nizâmu’l-Qur’ân and Te’vîlu’l-Furkân bi’l-Furkân” according to the
“Nazm Method” that he developed by himself in which the surah, verses and words
have a relationship together, each surah has a main subject and all verses have
to be understood within this sense. In the Interpretation study which could not
be completed because of the death of the Author, Surah Al-Fil has an
exceptional place as Nazm method was applied and different results were
obtained apart from the other glossators. According to Ferâhî, the surah does not appeal
to the Prophet Mohammed, it appeals to Tribe of Quraysh who has witnessed the
Elephant Incident or heard the incident by the first witnesses. The ones who
were throwing stones to army of the Abraha were not the birds, they were the
people of Makkah led by Quraysh who went to the mountains and defended against
the enemy army and Arabs from other Tribes who arrived in Makkah for
pilgrimage. The Army of Elephants was not defeated by the stones thrown by the
birds; they were defeated by the defense of the people of Makkah and a storm of
stone/pebble over the soldiers divinely. Birds were not sent to throw stones,
they were sent to clean Makkah and around by eating the remaining animal and
human bodies in the army of elephants. The application of Stoning of the Devil
in Hajj (ramyu’l-cimâr) is a symbolic representation of this incident (Elephant
Incident). In this article Elephant Incident and Surah Al-Fil were
comparatively handled with previous interpretations and historical resources by
providing information relating to the life, works and Nazm Theory of Ferâhî.
Comments of the author that he has suggested in order to understand the Surah
Al-Fil correctly, were evaluated by criticizing the followed methods and
provided evidences in order to support his claims. Also Surah Al-Fil was
translated again under the light of the interpretation of Ferâhî in the
article.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 20 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 2 Sayı: 1 |
Düzce İlahiyat Dergisi, Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.