Hayatın hemen her sahasında olduğu gibi şiirde de değişimin sürekliliği kaçınılmazdır. Bu değişim bazen asırlar sürer bazen de on yıl dahi beklemez. Peki bir devrin yahut bir şairin şiirini evvelkilere ve ötekilere göre özgün yapan, farklı yapan nedir? Bu sorunun elbette ki şiir havsalası içinde sonsuza yakın cevabı, cevaplar sonsuzluğu vardır. Ancak bu hususta bir cevap olarak akla ilk gelmesi gereken belirli bir
devre ve sanatkâra ait şiirlerin anlam, şekil ve dil bakımından evvelkilere, sonrakilere ve ötekilere göre sahip olduğu farklılıklardır, sergilediği benzemezliklerdir. Bir şiir türdeşlerinden evvela anlam, şekil ve dil kadrosuyla ayrılır. Şahsiyetini bu üç temel bileşen vasıtasıyla ortaya koyar. Şiir sanatıyla ilgili fikir üretmelerin ve münakaşaların önemli bir kısmı da yine bu üç bileşene dönüktür. Bu üç bileşenden başlayarak şiirin zamanın ve toplumun dinamizmi karşısında zindeliğini nasıl muhafaza edeceği konusu, edebiyat eleştirisi tarihinin en canlı ve hararetli fasıllarından biridir. Bu makale 1938- 1950 yılları arasında yayımlanmış edebiyat dergilerinde şiirde şekil hakkında ortaya konmuş eleştirel görüşleri incelemekte ve takdim etmektedir. Bu yıllarda yayımlanan edebiyat dergilerinde en geniş yer şiire ayrılmıştır. Makalenin sonuç kısmı söz konusu dergilerde yapılan okumalar vasıtasıyla yazarın ulaştığı öznel görüşleri içermektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 5 |
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.