Bilindiği gibi, bazı bilim ya da disiplinler (fizik, matematik, felsefe, tıp gibi) evrensel niteliktedir. Buna karşılık bazı bilimler ise ulusal niteliktedir. Her ne kadar hukuk felsefesi, hukuk sosyolojisi, mukayeseli hukuk bilim dalları da evrensel nitelikte ise de, genel olarak “hukuk bilimi henüz ulusal nitelikli”dir. Her bir ulusun hukuku ve hukukçuları olduğu gibi, her bir ulusun ayrı bir hukuk anlayışı da vardır. Dolayısıyla, bugün tüm dünyanın ortak bir hukuk bilimi henüz bulunmamaktadır. Ancak, uzun zamandan beri ulusal ve uluslararası kişiler arasındaki ilişkilerin yoğunlaşması, devletleri ve hukukçuları “tüm dünyada geçerli ortak bir hukuk sistemi” arayışına yöneltmiştir. Nitekim ilk kez 1900'de Paris'te düzenlenen Uluslararası Karşılaştırmalı Hukuk Kongresi'nde “tüm dünyada geçerli birleştirilmiş bir hukuk sistemi ve ortak bir adâlet düşüncesi'nden söz edilmiş ve bunun mümkün olduğu belirtilmiştir. Öncelikle bu konularda uluslararası konsensüsün oluşturulması gerekmektedir. Bunlar sağlandığı takdirde, devletler arasındaki güç eşitsizliğinden doğan keyfi politikalar ancak asgariye indirilebilecektir?!i, Bunun sonucunda da başta hukuk olmak üzere pek çok alanda olumlu ilişkiler gelişebilecek ve doğal gelişme süreci daha rahat işleyebilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2003 |
Gönderilme Tarihi | 1 Eylül 2003 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2003 Cilt: VII Sayı: 3-4 |
Bu Eser Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.