XIX. Yüzyıldaki bilimsel çalışmaların birçok alana yayılması ve bilimsel gelişmenin sonul olarak insan davranışını da etkileyeceği inancı, hukuk düşünürlerini birçok bakımdan etkilemiştir. Herbert Spencer, kendi hukuk teorisini biyolojik evrimden çıkarırken, Auguste Comte da kendi teorisini “üç hal yasası’na indirgiyordu! A. Comte’un “bilimsel felsefe”si hukuk kavramının pozitif bir yöne kaymasında büyük rol oynamıştır. Comte’a göre bilimin konusu, gözlenebilen olgularla sınırlıdır. Metafizik soyutlamalar, bilimsel alanın dışında kalır. Pozitivist mantık, a priori varsayımları ve soyut ideaları küçümseyerek bunların yerine kendi inancı olan gözlemi koymuştur. Dolayısıyla zamanın egemen felsefesi olan pozitivizm, hukuku içine alan “pratik akla” kadar genişledi. Bunu takiben diğer bilimler gibi hukukalanında da birçok pozitivist eğilim kendini gösterdi. Bu eğilimlerin ortak noktası, hepsinin de metafizik teorilere ve doğal hukuk kavramına karşı olmalarıydı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2000 |
Gönderilme Tarihi | 14 Ağustos 2000 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2000 Cilt: 4 Sayı: 1-2 |
Bu Eser Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.