The first and in a sense, the most important problem of geography of rural settlement in Turkey has been the patterns of rural settlement, the definition of these pattems in the best way using the most valid criteria and the clasification of these patterns differentiating the certain types.
Another terminological problem has arisen from the houses which we can describe as interesting examples of the traditional or local residential architecture from the construction of these houses and from the local names, given to them on account of their interior divisions and the additional parts.
There is also the misunderstanding of terminology employed in the interior and exterior forms of space arrangement of these houses 4n the spaces providing a way out betvveen these two parts and in other architectural elements which give a kind of functional purpose to the organization of the space. It is nearly impossible to explain the geography of rural settlement in Turkey by isolating it form its historical and cultural background.
For this reason, it is a necessity for the houses to be documented starding with the earliest cultural layers in Anatolia; the typological characteristics related to these houses should be brought fonvard; and the relationship between locational cultural values and the historical heritage mentioned above.
Türkiye kırsal yerleşme coğrafyasının ilk ve belki de en önemli sorununu, kırsal yerleşim biçimleri, kırsal yerleşim biçimlerinin en iyi ve en doğru ölçütlerle tanımlanması ve belirli tiplerin ayırtedilerek sınıflandırılması oluşturmaktadır. Kısaca söylemek gerekirse, Türkiye'nin kırsal yerleşim coğrafyasına ilişkin terminolojik sorunların başında, bu kırsal yerleşim veya köy-altı yerleşim biçimlerinin tanımlanması ve istisnaları ile birlikte kapsamlarının belirlenmesi yer almaktadır.
—Bir başka terminolojik sorun da, geleneksel veya yöresel halk mimarlığının ilgi çekici örnekleri olarak değerlendirebileceğimiz konutlardan, bu konutların yapı tarzından ve iç bölmeleri ile eklentilerine verilen yerel adlardan kaynaklanmaktadır. Kırsal konutlarımızın ayrıntılı bir sınıflandırılması yapılmadığından, aynı kavram kargaşası kerpiç, taş ve ahşap yapılar için de söz konusu olabilmektedir.
—Aslında daha büyük bir terim ve kavram kargaşasına, bu konutların iç ve dış mekânsal düzenleme biçimleri ile bu iki mekân arasındaki geçiş alanlarında ve mekân örgütlenmesine işlevsellik kazandıran öteki mimarlık öğelerinde rastlanmaktadır.
Bu ve buna benzer ayrıntıları bir yana bırakırsak, Türkiye kırsal yerleşim coğrafyasına ilişkin terminolojik sorunların, bu alanda yapılması gereken tipoloji ve tiplendirme/sınıflandırma çalışmalarına belirli ölçü ve düzeyde önem verilmeyişinden kaynaklandığı söylenebilir.
—Türkiye'nin kırsal yerleşim coğrafyasını, sahip olduğu tarihsel ve kültürel konumdan soyutlayarak açıklama olanağı, hemen hemen yok gibidir. Bugünkü yerleşme düzenimizin ve bu düzeni oluşturan geleneksel Anadolu konutunun, yüzyıllara dayanan bir uygarlıklar potasında oluşup biçim kazandığından kuşku duyulamaz.
Birbirini izleyen bu uygarlıklar, birbirinden farklı bir kültürel ve etnik veriler toplamı olarak düşünülmeli ve kırsal yerleşim düzenimizin kaynaklan ile kökeni bu çizgide aranmalıdır. O nedenle Anadolu'nun en eski kültür katlarından hareket ederek konut birimlerinin belgelendirilmesi, bu birimlere ilişkin tipolojik özelliklerin ortaya konması ve yaşayan bölgesel kültür değerleri ile söz konusu tarihsel kalıtım arasındaki ilişkinin araştırılması bir zorunluluktur.
—Geleneksel konut mimarisini incelemek için bazı temel görüşleri, bazı ilkeleri benimsemek ve incelemeyi sınırları çizilmiş belirli bir çerçeve içinde sürdürmek gerekir. Böyle bir inceleme sürecinde doğru ve objektif gözlem gerekmekteyse de yeterli değildir. Zira kişinin çevredeki elemanları algılaması, ancak "görsel duyarlık" ile gerçekleşebilir. Görsel duyarlık ise soyaçekim veya özel bir yetenek değil, kişinin "baktığı" şeyi "görme" alışkanlığını edinmesi, belirli faktörleri arayarak çevresini izlemesini öğrenmesiyle kazanılır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 1983 |
Gönderilme Tarihi | 30 Haziran 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1983 Cilt: 1 Sayı: 1 |