One of the oldest traditions in Turkish culture, âşıklık, has been known by different names such as baksı, kam and şaman throughout history. However, from the beginning of the 15th century onwards, it underwent changes and transformations and took the name âşıklık tradition, which is an independent tradition in itself. The family’s pain was expressed by giving place to the death and stories of two brothers who died by drowning in the elegy poem Killer Kâhta Çayı. The fact that Âşık Yamani included the pain, sorrow, troubles and troubles of the society of which he was a member through his poem shows that the âşıklık tradition fulfilled an important function. The elegy he versed is important in terms of showing the âşık-society relationship and the fact that the oral culture tradition maintains its vitality today. Âşık Yamani’s elegy poem Killer Kâhta Çayı showed the educative and socially influential quality of the elegy, which is important in Turkish culture and the tradition of âşıklık, and its aspect of reinforcing unity and togetherness. Lament, an important element of mourning ceremonies, has continued its existence in the Turkish cultural tradition from past to present for reasons such as showing respect to the dead, expressing the pain felt in the face of death and sharing the pain.
Minstrel tradition minstrel Yamâni lament mourning tradition
yok
Türk kültüründeki en kadim geleneklerinden biri olan âşıklık, tarihi süreç içinde baksı, kam ve şaman gibi farklı adlarla anılmıştır. Ancak XV. yüzyılın başından itibaren bünyesinde değişimler ve dönüşümler geçirerek kendi içerisinde bağımsız bir gelenek olan âşıklık geleneği adını almıştır. Katil Kâhta Çayı ağıt şiiriyle boğularak vefat eden iki kardeşin ölümüne ve hikâyelerine yer verilerek ailenin acısı nazmedilmiştir. Âşık Yamâni’nin bireyi olduğu toplumun acılarına, üzüntülerine, sıkıntılarına ve dertlerine şiiri aracılığı ile yer vermesi; âşıklık geleneğinin önemli bir işlevini yerine getirdiğini gösterir. Nazmettiği ağıtı; âşık-toplum ilişkisini ve sözlü kültür geleneğinin günümüzde canlılığını koruduğunu göstermek bakımından önemlidir. Âşık Yamâni’nin Katil Kâhta Çayı ağıt şiiri, Türk kültüründe ve âşıklık geleneğinde önemli olan ağıtın öğretici ve toplumsal etki uyandırma niteliğini, birlik ve beraberliği pekiştirme yönünü göstermiştir. Yas törenlerinin önemli bir ögesi olan ağıt, ölüye saygı göstermek, ölüm karşısında hissedilen acıyı dile getirmek ve acıyı paylaşmak gibi sebeplerle Türk kültür geleneğinde geçmişten bugüne varlığını sürdürmüştür.
yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Edebi Teori |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Proje Numarası | yok |
Erken Görünüm Tarihi | 22 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 23 Mart 2025 |
Gönderilme Tarihi | 4 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 14 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 9 Sayı: 1 |
DERGİPARK bünyesinde faaliyet gösteren Edebî Eleştiri Dergisi (Journal of Literary Criticism) hakemli ve bilimsel bir dergidir. Dergimiz, hem ulusal ölçekli TR DİZİN'de hem de uluslararası ölçekli MLA'da taranmaktadır.