Amaç: Bu çalışmanın amacı hemşirelik öğrencilerinin kadına yönelik şiddet belirtilerini tanıyabilme durumlarının belirlenmesidir.
Yöntem: Araştırma 10-25 Şubat 2020 tarihlerinde bir devlet üniversitesinde 414 hemşirelik öğrencisi ile tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Veriler, sosyo-demografik özelliklere ilişkin bilgi formu ile “Hemşire ve Ebelerin Kadına Yönelik Şiddet Belirtilerini Tanımalarına İlişkin Ölçek” kullanılarak, IBM SPSS 3 programı ile analiz edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde yüzdelik ile frekansa bakılmış ve üç bağımlı değişken olduğu için, çok değişkenli varyans analizi tekniği uygulanmıştır. Tüm varsayımlar sağlanamadığı için; normallikten sapma durumlarına karşı dayanıklı (robust) olan Pillai testi uygulanmıştır.
Bulgular: Öğrencilerin %55.1’nin kadına yönelik şiddet konusunda eğitim aldığı, %19.8’inin kadına yönelik şiddet olgusu ile karşılaştığı, %19.0’unun da şiddetle karşılatığında şikayette bulunduğu saptanmıştır. Öğrencilerin HEKYŞBTÖ toplam puanı 19.32±.13, duygusal şiddet belirtileri bilgi puanı ortalaması 12.16±.25, fiziksel şiddet belirtileri bilgi puanı ortalaması 7.92±.21 bulunmuştur. Cinsiyetler arasında fiziksel, genel ve duygusal şiddet belirtilerini tanıma puanları sınıf grupları arasında; yalnızca duygusal şiddet puanları için anlamlı farklılık bulunmuştur (p<.05). Buna göre erkek öğrencilerin kız öğrencilere göre fiziksel, duygusal ve genel şiddet belirtilerini tanımlama, 1. sınıftaki katılımcıların 4. sınıftakilere göre duygusal şiddeti tanımlamada daha iyi olduğu saptanmıştır .
Sonuç ve Öneriler: Bu çalışmada hemşirelik öğrencilerinin kadına yönelik şiddet belirtilerini tanımalarına ilişkin bilgilerinin yeterli olduğu, ancak farkındalık ve duyarlılık düzeylerinin arttırılması gerektiği belirlenmiştir. Bu bağlamda geleceğin sağlık ekibini oluşturacak hemşirelik öğrencilerinin mesleki eğitim yanısıra şiddet gibi toplumsal sorunlar karşısında da farkındalıklarının eğitim döneminde geliştirmesi önem kazanmaktadır. Hemşirelik müfredatında gerek teorik gerekse uygulamalı derslerle öğrencilerin farkındalık ve duyarlılık düzeyinin arttırılmasına çalışılabilir. Bunun yanı sıra öğrencilerin antropoloji, sosyoloji ve psikoloji gibi disiplinlerden alan dışı dersler alması desteklenerek konuya daha geniş bir vizyonla bakmaları desteklenebilir.
Objective: The aim of this study was carried out with aim of determining status of nursing students to recognize the symptoms of violence against women.
Methods: The research was conducted in a descriptive manner with 414 nursing students at a public university on 10-25 February 2020. The data were analyzed with the IBM SPSS V23 program using the information form regarding socio-demographic characteristics and “Scale Regarding Nurses and Midwives’ Recognition of Symptoms of Violence Against Women’’. Percentage and frequency were examined in the evaluation of the data and since there are three dependent variables, the multivariate analysis of variance technique was applied. Since all the assumptions could not be provided; Pillai test, which is resistant to deviations from normality (robust), was applied.
Results: It was found that 55.1% of the students received training on violence against women, 19.8% faced the phenomenon of violence against women, and 19.0% complained when they faced violence. The total score of the students was 19.32±.13, the emotional violence symptoms knowledge score was 12.16±.25, the physical violence symptoms knowledge score was 7.92±.21. Scores for defining physical, general and emotional symptoms of violence across genders; Significant differences were found only for emotional violence scores between class groups (p<.05). Accordingly, male students were found to be better at identifying physical, emotional, and general violence symptoms than female students, and first-grade participants were better at defining emotional violence than those in fourth grade
Conclusion: In this study, it was determined that the knowledge of nursing students about recognizing the symptoms of violence against women is sufficient, but their level of awareness and sensitivity should be increased. In this context, it is important for nursing students, who will form the health team of the future, to develop their awareness of social problems such as violence in the education period as well as vocational training. In the nursing curriculum, it can be tried to increase the awareness and sensitivity of students with both theoretical and applied courses. In addition, students can be supported to take extra-field courses from disciplines such as anthropology, sociology, and psychology, so that they can look at the subject with a broader vision.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Özgün Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 7 Kasım 2020 |
Kabul Tarihi | 14 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 37 Sayı: 1 |