Objective: The aim of this study is to evaluate the depression and distress levels in pregnant women during the COVID-19 pandemic.
Methods: Our study is a descriptive and cross-sectional study. Between May 2021 and October 2021, 466 people who were Turkish citizens and were pregnant for at least 3 months were included in the study. The study material consists of three parts. The first part includes the descriptive information form, the second part includes the Beck Depression Inventory, and the third part includes the Tilburg Pregnancy Distress Scale.
Results: It was determined that 22.5% of the pregnant women who participated in the study were in the 33-37 age group, 39.5% were high school graduates, almost all of them were married, more than half were housewives, 34.3% perceived their income as medium, 34.5% were between 13-25 weeks of gestation. In addition, it was determined that 76.2% of them did not have coronavirus, but almost all of them had the fear of catching the coronavirus, and nearly half of them were afraid of catching the coronavirus due to the fear of losing their baby. It was determined that 27.5% of the pregnant women who participated in the study experienced severe depression. Depression of varying severity was found in a significant portion of the pregnant women included in the study. In addition, it was determined that more than half of the pregnant women experienced negative affect, did not participate in the spouse and experienced distress.
Conclusion: Evaluation of severe distress and depressive disorders, which may have important perinatal consequences; It is suggested that it a convenient and necessary step should be included in routine pregnancy follow-up in the current COVID-19 pandemic and future pandemic processes.
Amaç: Bu çalışmanın amacı, COVID-19 pandemisi döneminde gebelerdeki depresyon ve distres düzeylerinin değerlendirilmesidir.
Yöntem: Çalışmamız tanımlayıcı ve kesitsel tipte bir araştırmadır. Mayıs 2021-Ekim 2021 tarihleri arasında T.C. vatandaşı olan en az 3 aylık gebe olan 466 kişi çalışmaya dahil edilmiştir. Çalışma materyali üç bölümden oluşmaktadır. Birinci kısımda tanımlayıcı bilgi formu, ikinci kısımda Beck Depresyon Envanteri, üçüncü kısımda ise Tilburg Gebelikte Distres Ölçeği yer almaktadır.
Bulgular: Araştırmaya katılan gebelerin %22.5’inin 33-37 yaş grubunda, %39.5’inin lise mezunu, tamamına yakınının evli olduğu, yarıdan fazlasının ev hanımı olduğu, %34.3’ünün gelir durumunu orta algıladığı, %34.5’inin 13-25 arası gebelik haftasında olduğu belirlenmiştir. Ayrıca %76.2’sinin koronavirüs geçirmediği ancak tamamına yakınının koronavirüse yakalanma korkusu yaşadığı ve yarısına yakınının bebeğini kaybetme korkusundan dolayı koronavirüse yakalanma korkusu yaşadığı belirlenmiştir. Çalışmaya katılan gebelerin %27.5’inde şiddetli düzeyde depresyon yaşadığı belirlenmiştir. Çalışmaya dahil edilen gebelerin önemli bir bölümünde değişen şiddetlerde depresyon saptanmıştır. Ayrıca gebelerin yarısından fazlasının olumsuz duygulanım yaşadıkları, eş katılımının olmadığı ve distres yaşadıkları belirlenmiştir.
Sonuç: Önemli perinatal sonuçları olabilecek ciddi distres ve depresif bozuklukların değerlendirilmesi; mevcut COVID-19 pandemisi ve gelecekteki pandemi süreçlerinde rutin gebelik takibine uygun ve gerekli bir adım olarak dahil edilmesi önerilmektedir.
Çalışmamıza destek veren tüm gebelere teşekkür eder, sağlık ve mutluluklar dileriz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Özgün Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ağustos 2022 |
Kabul Tarihi | 20 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 40 Sayı: 2 |