Şehnâme, İran tarihinin destansı bir dille anlatıldığı edebi bir eser olmanın ötesinde dünya milletlerini etkilemiş tarih, edebiyat ve görsel sanatları buluşturan bir edebi tür halini almıştır. Osmanlı-İran ilişkilerinin yoğunlaştığı 16. yüzyılda Osmanlı nakkaşhanesine giren şehnamelerin, kısa bir sürede anıtsal örnekleri üretilmiştir. Klasik Osmanlı minyatür üslûbunun doğuşu olarak kabul edilen 16. yüzyılın minyatürleri diğer İslâm minyatürlerinin kalıpçı ve bezemeci anlayışından sıyrılıp gerçekçi ve yalın bir anlatım diline ulaşmış, bu süreçte şehnameler de yeni bir görsel anlatım aracına dönüşmüştür.
Bu araştırmada, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesinde bulunan ve Farsça şehnâmelerin son örneği olan Şehinşâhnâme II adıyla da bilinen Şehnâme-i Sultan Murad III adlı yazmanın Topkapı Sarayı’nı konu alan minyatürleri incelenmiştir (TSMK Bağdat 200).
Topkapı Sarayı’nın tarihine tanıklık eden bu minyatürler ışığında sarayı oluşturan mekânların mimarî kurgusu ve günümüze gelene dek geçirdikleri değişimler incelenmiştir. Ayrıca günümüze ulaşamamış, ancak minyatürlerle varlığı kanıtlanan yapılar da mimarî özellikleri açısından ele alınmıştır. Çalışmada Topkapı Sarayı’nın Adalet Kasrı, Alay Köşkü, Arz Odası, Bâbüssaâde Kapısı, Divânhane (Kubbealtı), Yalı Köşkü ve saraya ismini veren Top Kapısı olmak üzere yedi ayrı mekân, 12 ayrı minyatüre göre tanımlanmıştır.
Minyatür Sanatı III. Murat Şehnâme-i Sultan Murad III Şehinşâhnâme II Topkapı Sarayı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.