Tarihî
kaynaklarda asker sözcüğünün önünde kullanılan “müstevfi ve müsellah” yani tam
tekmil ve silahlı şeklinde geçen ifadeler, emniyetin sağlanması adına asker
denilen güçten istenilenleri de ortaya koymaktadır. Tam tekmil hazır olmanın en
elzem şartlarından biri elbette teçhizatın/donanımın eksiksiz tanımlanmasıyla
ilgilidir. Bu tanımlamalarda geçen her sözcük, iç içe girmiş etkileşimli bir
anlam ağının üyesidir ve aralarındaki etkileşimli ilişki her bağlamda özel bir
şekilde değişebilen yapı iledir. Bu itibarla tam tekmil hazır olma ile
anlatılan teçhizata/donanıma dair her bir sözcüğün içinde bulunduğu yapı-anlam
alanının taşıdığı nitelikler, diğer sözcüklerle kullanım durumunun bir tesadüf
eseri olmadığını gösteren somut veriler ihtiva eder.
Bu çalışma
İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesinin T82 numaralı nüsha
üzerinedir ve Firdevsü’l-İkbâl adıyla kayıtlı bu Hanlık tarih metninin 336a-523a (Şişman, 2012)[1]
varakları arası esas alınmıştır. Belirlenen tarih aralığı 1760-1825 yılları
olan eser üzerindeki inceleme, savaşa dair sözcükler ile ordu teçhizatını ifade
eden savaş aletleri adları çerçevesinde sınırlandırılmıştır. Araştırmada
gerçekleşen tespitler ile savaş adı verilen kadim kavram etrafında kümelenmiş
sözcüklerin toplum hayatındaki izleri Hanlık ulusunun son dönem eserlerinin
biri üzerinden takip edilmiş; ulaşılan verilere ait ses ve anlam görünümlerinin
türlü disiplinlere katkı sunabilmesi amaçlanmıştır.
[1]Şişman,
R. Şenay (2012). Firdevsü’l-ikbâl: Giriş, Transkripsiyonlu Metin (vr.
336a-523a), Yayımlanmamış Doktora Tezi, İstanbul: Marmara Üniversitesi
Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 19 Sayı: 2 |
Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.