Problem Durumu: Türkiye’de okulların başarısı genellikle öğrencilerin bir öğrenim düzeyinden üst öğretim düzeyine geçişte girdikleri sınavlarda gösterdikleri başarıya göre belirlenmektedir. Bu haliyle okul, öğretmen, öğrenci başarılarının doğru ve nesnel olarak belirlendiğini söylemek güçtür. Oysa okul, öğretmen, öğrenci başarılarına etki eden değişik faktörler bulunmaktadır. Türkiye’de gerek ilköğretim düzeyinde SBS gerekse ortaöğretim düzeyinde ÖSS sınavları üzerine tartışmalar süregelmektedir. Siyasi iktidarlar eğitim programlarına bu sınavları kaldıracakları ya da alternatif sınavlar uygulayacakları yönünde görüşler koymaktadır. ABD, İngiltere, Kanada ve Avustralya gibi gelişmiş ülkelerde okul, öğretmen, öğrenci başarılarının belirlenmesinde Türkiye’de yapılan sınavlara alternatif olan KDB yaklaşımları kullanılmaktadır. Bu ülkelerde öğrencilerin yıllık gelişimlerinin tespitinde ve bu gelişime okul, öğretmenin katkılarının hesaplanmasında SBS’ye benzer sınavlar kullanılmaktadır. Ancak okul, öğretmen değerlendirmelerinde ortalama başarı puanları yerine KDB yaklaşımları kullanılmaktadır. Benzer yaklaşım MEB tarafından Türkiye’de de uygulanabilir. Çünkü, KDB okulları adil, akla yatkın ve nesnel bir biçimde değerlendirmeyi sağlayan istatistiksel bir yöntemdir.
KDB yönteminde, öğrenci okul sistemine girdiği andan itibaren öğretmen veya okulun katkısıyla ilgilendiği için, ekonomi literatüründen ödünç alınan katma değer terimiyle ilişkilendirilmiştir (McCaffrey, Lockwood, Koretz, & Hamilton, 2003). Katma değer eğitim literatüründe okulun veya öğretmenin, eğitimin birikimli
70 Filiz KOC
Eurasian Journal of Educational Research 76 (2018) 41-72
etkisinden veya öğrencinin kendi sosyo-ekonomik durumu ve çevresinden arınmış olarak, öğrenci gelişimindeki özgün katkıları anlamında kullanılmaktadır. Eğitimde katma değer gerek akademik çevrelerde, gerekse eğitim politikalarını şekillendiren eğitim çalışanları ve siyasetçiler arasında rağbet gören bir kavramdır. Birleşik Devletlerdeki eğitimde reform çabalarının en önemli parçalarından biri de okulların, öğretmenlerin ve öğrencilerin performanslarının standardize sınavlarla ölçülmesidir. Hemen hemen bütün eyaletlerde eğitim alanında kullanılan takip sistemleri (accountability system) o ya da bu şekilde standardize sınavların sonuçlarını kullanır. Özellikle bütün öğrencilerin akademik başarımının asgari bir seviyenin üstünde olmasını amaçlayan “Hiçbir Çocuk Geride Kalmasın” (No Child Left Behind – NCLB) yasasının yürürlüğe girdiği 2001 yılından itibaren standardize sınav tabanlı takip sistemleri, Amerikan eğitim politikasının merkezine oturmuştur (Wikipedia, 2008). Devre devreye karşılaştırma ve Yıllık Yeterli Gelişim yöntemlerinin takip sistemlerindeki hızla artan baskınlığına karşın Katma Değer Belirlemesi yöntemi hem eğitim politikacıları hem de akademik çevrelerde giderek artan bir ilgi çekmeye başlamıştır. Örneğin Ohio, Pennsylvania ve Tennessee eyaletlerinde kabul edilen bazı yasalar, eğitim bölgesi yöneticilerinin, okul müdürlerinin ve öğretmenlerin, KDBdeki başarılarına göre terfi ve maaş anlamında ödüllendirilmesine veya cezalandırılmasına yönelik hükümler içermektedir (School Directors' Handbook, 2008).
Araştırmanın Amacı: Bu araştırmanın amacı, Ankara İl Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki ilköğretim okullarının, 7. sınıf öğrencilerinin katkısını, yıl sonu Seviye Belirleme Sınavı sonuçlarını kullanarak değerlendirmektir. Bu amaç doğrultusunda aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır. (1) İlköğretim okulları, öğrencilerine ne kadar katma değer sağlamıştır? (2) Öğrenci başarısı ile öğrenci gelişimi açısından ilköğretim okullarının sıralamaları tutarlı mıdır?
Araştırmanın Yöntemi: Nedensel karşılaştırma çalışma çerçevesine göre yürütülen bu çalışmanın popülasyonu, Ankara ilindeki ilköğretim okullarından oluşurken, örneklemi 24 ilköğretim okulunu kapsamaktadır. Bu okullardaki öğrencilerden 2007-2008 ve 2008-2009 eğitim yıllarında aynı okula giden öğrenciler analize dâhil edilmiştir. Örneklemdeki okulların öğrenci gelişimi üzerindeki katma değer etkileri, basit bir sabit etki modeli kullanılarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte okulların ortalama öğrenci başarıları ve okul katkılarının sıralaması arasında istatistiksel bir ilişki olup olmadığı da incelenmiştir.
Araştırmanın Bulguları: Bu çalışmanın sonuçları, okulların sıralamasında öğrenci gelişimine kattığı katma değer ve öğrenci başarısına göre sıralamalar arasında önemli bir tutarsızlık olduğunu göstermektedir. Bu, Türkiye’deki okulların bugüne kadar performansın değerlendirilmesinde sıklıkla kullanılan yöntemin eksikliğini göstermektedir. Ayrıca, sonuçlar, okulların öğrenci gelişimi üzerindeki katma değer etkilerinin konudan konuya büyük ölçüde farklı olduğunu göstermektedir. Bu araştırmada okulun öğrenci başarısına olan katkısının okuldaki öğrencilerin geçmiş akademik başarılarından ve bulundukları bölgenin sosyoekonomik düzeyinden bağımsız olduğu saptanmıştır. Yüksek akademik başarıya ve sosyoekonomik düzeye sahip öğrencilerden oluşan okulların her zaman bu öğrencilere yüksek katkı sağlamadıkları belirlenmiştir. Ayrıca, Başarılı olarak bilinen bazı okulların aslında
71 Filiz KOC
Eurasian Journal of Educational Research 76 (2018) 41-72
öğrencilerine düşük başarılı olarak düşünülen okullar kadar katkı sağlayamadıkları saptanmıştır. Tersine düşük akademik başarıya ve sosyoekonomik düzeye sahip okulların öğrencilerine yüksek katkı sağladığı durumlar da vardır. Öte yandan, öğrenci puanlarındaki değişimin önceki akademik başarıya ve sosyoekonomik düzeye bağlı olmadığı saptanmıştır. Öğrencilerin akademik başarısı düşük olsa da iyi bir eğitimin öğrenciye büyük katkı sağladığı görülmüştür.
Araştırmanın Sonuç ve Önerileri: Bu araştırmada yapılan çözümlemelerle başarılı ve daha az başarılı okullar KDB yöntemiyle belirlenmiştir. Daha az başarılı okullar yüksek katkı sağlayan okulların birikimlerinden faydalanmalıdırlar. Üst düzey il ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin koordinasyonuyla öğretmenlerin bilgi alışverişinde bulunmaları sağlanabilir. Öğrencilerine daha fazla katkı sağlayan öğretmenlerin sahip olduğu olanakların olumlu etkisi ve bu öğretmenlerin deneyimlerinden diğer öğretmenlerin de faydalanması sağlanabilir. Bu araştırmanın, yıllar boyunca daha fazla verinin ortaya çıkmasıyla okulların adil bir değerlendirmesine yol açması beklenmektedir. Okul öğrencilerinin ortalama başarısı Türkiye'deki okulların performansını değerlendirmek için sıklıkla kullanılan yöntemdir. Bu çalışma, Türk okullarının değerlendirilme biçiminin sorunlu olduğunu ve okulların etkilerinin değerlendirilmesinde katma değer yöntemlerinin dikkate alınması gerektiğine işaret etmektedir. Ayrıca, bu çalışma Türkiye'de gerçekleştirilen ilk katma değer değerlendirmesi çalışması olması sebebiyle önem arz etmektedir. İleriki çalışmalarda çözümleme hem tüm Türkiye’yi içerecek şekilde hem de daha uzun yılları ve sınavları içerecek şekilde genişletilmelidir. KDB yöntemiyle hesaplanan katkı miktarına göre belirli bir süre üstün katma değer sağlayan öğretmenler ve okullar ödüllendirilebilir. Benzer şekilde KDB uygulamaları için uzun yıllara ait sınav sonuçlarının bulunduğu, öğrencilerin okul, sınıf ve öğretmen değişikliklerini de içeren geniş bir veritabanına ihtiyaç vardır. Okul ve öğretmenlerin adil bir şekilde değerlendirilebilmesi için uzun yıllar devam edecek standart bir sınav sisteminin oluşturulması gerekir. Sınavlar öğrencilere ek olarak öğretmen ve okulları değerlendirmek amacıyla da kullanılmalıdır.
Okul performansının değerlendirilmesi katma değer belirlenmesi basit sabit etki modeli seviye belirleme sınavı.
Purpose: The purpose of this study is to assess the contribution of primary schools within the metropolitan municipality of the province of Ankara, Turkey to the achievement outcomes of 7th grade students using the results of the end of year Level Determination Exam. Research Methods: Carried out using a casual comparative study framework, the population of this study consists of the primary schools in the province of Ankara. The sample includes the 24 primary schools whose students have attended to the same school in both the 2007-2008 and 2008-2009 educational years within the territorial jurisdiction of the metropolitan municipality of capital of Turkey. The value-added effects of the schools in the sample on the student growth are assessed using a simple fixed-effect model. Moreover, in order to determine whether or not there exists a statistically significant relationship between the rankings of the schools according to average student achievement levels and the rankings according to the value-added effects on student growth, Kendall tau rank correlation coefficients are calculated. Findings: The results of this study indicate that there are significant inconsistencies between the rankings of the schools according to their value-added effects on student improvement and the rankings according to the average student achievement, the latter being the method frequently used to assess the performance of the schools in Turkey. Moreover, the results demonstrate that the value-added effects of the schools on student improvement differ drastically from subject to subject. Implications for Research and Practice: It is expected that this research will lead to a more balanced evaluation of schools particularly given the likely emergence of more data over the years. In addition, this is the first value added assessment study carried out in Turkey. It points out that the way Turkish schools are assessed is problematic and suggests that value added methods should be considered in evaluating the effects of schools.
Assessing School Performance Value-Added Assessment Simple Fixed-Effect Model Level Determination Exam
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 18 Sayı: 76 |