Giriş ve Amaç: Kendiliğinden genişleyebilen metalik stentler kolonun benign ve malign bir çok hastalığında giderek artan sıklıkta kullanılmaktadır. Malign ve benign darlıklar, kaçaklar ve perforasyonlar en sık görülen kullanım endikasyonlarıdır. Bu çalışmada amacımız kolona kendiliğinden genişleyebilen metalik stent yerleştirmiş olduğumuz hastaların verilerini retrospektif olarak değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 2010-2017 yılları arasında kolona kendiliğinden genişleyebilen metalik stent yerleştirilen hastaların verileri retrospektif olarak incelendi. Hastalara kolon stentleri 2 farklı teknik kullanılarak yerleştirildi. Distal lezyonlarda kılavuz tel üzerinden yalnızca floroskopi yardımıyla, proksimal lezyonlarda ise kolonoskopun terapötik kanalından kendiliğinden genişleyebilen metalik stent geçirilerek endoskop ve floroskop birlikte kullanılarak yerleştirildi. Bulgular: Çalışmaya toplam 41 hasta alındı (yaş ortancası: 63,6, erkek/kadın: 28/13). 40 hastaya kolonik obstrüksiyon, 1 hastaya ise anastomoz kaçağı nedeniyle kendiliğinden genişleyebilen metalik stent yerleştirildi. Kolonik obstrüksiyonu olan hastaların 36 tanesinde neden kolorektal kanserken diğer 4 hasta benign nedenlere bağlı darlık gelişmişti. Genel olarak bakıldığında teknik başarı oranı %82, klinik başarı oranı ise %96 olarak izlendi. Toplam 4 hastada komplikasyon geliştiği görüldü; iki hastada erken dönemde perforasyon ve migrasyon gelişti. Diğer iki hastada geç dönemde reobstrüksiyon geliştiği görüldü. Tartışma: Kolonik metal stentlerin yüksek teknik ve klinik başarıları ve düşük komplikasyon oranları, bu stentleri uygun endikasyonu olan hastalarda önemli bir tedavi modalitesi haline getirmiştir. Bu nedenle sadece kolorektal kanserde değil, anastomoz darlıklarında ve kaçaklarında da kolonik metal stentlerin önemli bir tedavi metodu olduğu akılda tutulmalıdır.
Giriş ve Amaç: Kendiliğinden genişleyebilen metalik stentler kolonun benign ve malign bir çok hastalığında giderek artan sıklıkta kullanılmaktadır. Malign
ve benign darlıklar, kaçaklar ve perforasyonlar en sık görülen kullanım
endikasyonlarıdır. Bu çalışmada amacımız kolona kendiliğinden genişleyebilen
metalik stent yerleştirmiş olduğumuz hastaların verilerini retrospektif olarak
değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem:
Türkiye Yüksek İhtisas Eğitim ve
Araştırma Hastanesinde 2010-2017 yılları arasında kolona kendiliğinden
genişleyebilen metalik stent yerleştirilen hastaların verileri retrospektif
olarak incelendi. Hastalara kolon stentleri 2 farklı teknik kullanılarak
yerleştirildi. Distal lezyonlarda kılavuz tel üzerinden yalnızca floroskopi
yardımıyla, proksimal lezyonlarda ise kolonoskopun terapötik kanalından kendiliğinden
genişleyebilen metalik stent geçirilerek endoskop ve floroskop birlikte
kullanılarak yerleştirildi.
Bulgular: Çalışmaya toplam 41 hasta alındı (yaş ortancası: 63,6,
erkek/kadın: 28/13). 40 hastaya kolonik obstrüksiyon, 1 hastaya ise anastomoz
kaçağı nedeniyle kendiliğinden genişleyebilen metalik stent yerleştirildi. Kolonik
obstrüksiyonu olan hastaların 36 tanesinde neden kolorektal kanserken diğer 4
hasta benign nedenlere bağlı darlık gelişmişti. Genel olarak bakıldığında
teknik başarı oranı %82, klinik başarı oranı ise %96 olarak izlendi. Toplam 4
hastada komplikasyon geliştiği görüldü; iki hastada erken dönemde perforasyon
ve migrasyon gelişti. Diğer iki hastada geç dönemde reobstrüksiyon geliştiği
görüldü.
Tartışma: Kolonik metal stentlerin yüksek teknik ve klinik
başarıları ve düşük komplikasyon oranları, bu stentleri uygun endikasyonu olan
hastalarda önemli bir tedavi modalitesi haline getirmiştir. Bu nedenle sadece
kolorektal kanserde değil, anastomoz darlıklarında ve kaçaklarında da kolonik
metal stentlerin önemli bir tedavi metodu olduğu akılda tutulmalıdır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Eylül 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |