Giriş ve Amaç: Özofagus ve mide kanserleri tüm dünyada görülen önemli mortalite ve morbidite nedenlerindendir. Özofagogastroduodenoskopi tanı için altın standart yöntemdir. Çalışmamızda ülkemizin doğusunda yer alan Muş Bölgesi’nde tespit edilen üst gastrointestinal sistem malignitelerinin demografik özellikleri, başvuru şikayetleri, tümörün lokalizasyonu ve histopatolojik özellikleri gibi bulguların literatür bilgileri eşliğinde tartışılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Muş Devlet Hastanesi Endoskopi Ünitesi’nde Ocak 2016 – Ocak 2020 tarihleri arasında üst gastrointestinal sistem endoskopisi yapılan 8131 ve patoloji sonucu malignite olarak raporlanan 72 hasta hasta retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Endoskopi ünitemizde özofagogastroduodenoskopi yapılan 8131 hastanın %53'ünden biyopsi alındı. Yetmiş iki (%0.88) hastanın histopatoloji sonucu malign olarak tespit edildi. Malignitelerin 25’i özofagusta (%34.7), 47’si midede (%65.3) saptandı. Hastaların 38’i erkek (%52.7), 34’ü kadın (%47,3) olup hastaların yaş ortalaması 64.5±12.4 yıldır. Histopatolojik analizlerde özofagus kanseri tanılı hastaların %80’i skuamöz hücreli karsinom, %20’si adenokarsinom idi. Mide tümörlerinin ise %85.1’i adenokarsinom, %10.6'sı intramukozal invaziv karsinom ve %4.3'ü nöroendokrin karsinom idi. Sonuç: Muş Bölgesinde üst gastrointestinal sistem kanserleri görülme sıklığı Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki bazı bölgelerle benzer, bazı bölgelerle farklı özellikler göstermektedir. Bu çalışmanın bölge kanser epidomiyolojik çalışmalarına katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.
Background and Aims: Esophageal and gastric cancers are the major causes of mortality and morbidity worldwide. Esophagogastroduodenoscopy is the gold standard method for the diagnosis of these cancers. We aimed to discuss the findings including demographic characteristics, symptoms at presentation, localization of the tumor, and histopathological characteristics of the upper gastrointestinal malignancies detected in the Muş area, Eastern Turkey in the light of relevant literature data. Materials and Methods: A total of 8131 patients who underwent upper gastrointestinal endoscopy between January 2016 and January 2020 at the Endoscopy Unit of Muş State Hospital were retrospectively analyzed, and 72 patients whose were diagosed pathologically with a malignancy were examined. Results: Biopsy was performed for 53% of the 8131 patients who underwent esophagogastroduodenoscopy in our endoscopy unit. Histopathology results of 72 (0.88%) patients were reported to be malignant. Of these cases, 25 had tumor in the esophagus (34.7%) and 47 had it in the stomach (65.3%). Of all, 38 (52.7%) patients were men and 34 (47.3%) were female. The mean age of the patients was 64.5±12.4 years. Histopathological analyses revealed that 80% of the patients with esophageal cancer also had squamous cell carcinoma, while 20% had adenocarcinoma. Of the stomach tumors, 85.1% were adenocarcinoma, 10.6% were intramucosal invasive carcinoma, and 4.3% were neuroendocrine carcinoma. Conclusion: The incidence of upper gastrointestinal cancers in the Muş area demonstrated similar characteristics with the reports from some areas in the Eastern Anatolia region, but different characteristics with those from some other areas. We therefore believe that the present study will contribute to the existing information obtained by cancer epidomiology studies conducted in these regions.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 28 Sayı: 2 |