Eski Çağ Mezopotamya’da, birçok alanda olduğu gibi gök bilimi ve astroloji konusunda da kendini geliştiren uzmanlar vardı. Gelecekten haber verirken farklı yaklaşımlar kullanan dönemin kahinleri, böylelikle gelecek ile ilgili bir vizyon sahibi olmayı amaçlamışlardır. Bunun bir aracı olarak da memleketlerinde meydana gelen depremler ile ilgili kehanetlerde bulunmuşlardır. Çivi yazılı metinler incelendiğinde deprem kehanetleri ile ilgili en çok bilgi, Enuma Anu-Enlil (Bir Zamanlar Anu-Enlil) adlı kehanet serisinde bulunmuştur. Bu seride daha çok göksel olaylar ile ilgili kehanetlere yer verilmiştir. Depremle ilgili kehanetler ise bu serinin 22. ve 47. tabletlerinde bulunmuştur. Bunun yanında kehanette bulunurken de “eğer x olursa; sonucu y olur” gibi bir formül kullanılmıştır. Günümüzde dünyada meydana gelen ve birçok can kaybına neden olan depremler konusunda Eski Çağ Mezopotamya insanı da aynı kaderi yaşamıştır. Bu yaşadıkları trajediyi de tanrıların bir cezalandırması olarak yorumlamışlardır. Kâhinler, yaptıkları kehanetler sonucunda ortaya çıkması muhtemel veya olağanüstü olayları sıralamışlardır. Göksel kehanette bulunmak için de gökyüzünü çok detaylı şekilde incelemişler ve günümüze kadar gelecek olan çivi yazılı tabletlere yazmışlardır. Bütün bunlar dikkate alınarak ve Eski Çağ’da Mezopotamya’da kâhinlerin yaptığı kehanetler incelenerek dönemin insanının deprem bakış açısı ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır.
In ancient Mesopotamia, as in many other fields, there were those who developed themselves in astronomy and astrology. The oracles of the period, who used different solutions that foretold the future, aimed to have a vision of the future. As a means of this, they naturally made prophecies about earthquakes that occurred in their country. When the cuneiform texts are examined, the most information about earthquake prophecies is found in the prophecy series Enuna Anu-Enlil (Once Upon a Time Anu-Enlil). In this series, prophecies about celestial events are mostly included. Prophecies about the earthquake were found in the 22nd and 47th tablets. In addition, while prophesying, "if x happens; A formula such as “the result will be y” is used. The ancient Mesopotamian people suffered the same fate regarding the earthquakes that occurred in our world today and caused many casualties. They also interpreted this tragedy as a punishment from the gods. Oracles, listed possible or extraordinary events that could occur as a result of the prophecies they made. In order to make heavenly prophecies, they examined the sky in great detail and wrote it on cuneiform tablets that have survived to the present day. Taking all these into consideration and by analysing the prophecies made by the oracles in Ancient Mesopotamia, the perspective of the people of the period on earthquakes was tried to be revealed.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eski Önasya Tarihi, Eskiçağ Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
ERCİYES AKADEMİ | 2021 | erciyesakademi@erciyes.edu.tr Bu eser Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.