Literary works include some data about both the social structure of the society that the writer comes from and the writer himself/herself. Some examples of the novel not only provide information about the writer’s perception of art, cultural background, the way he/she uses the language, his/her mentality and how she sees the age that she lived in, they also give information about the cultural life, language structure, historical events, sociology and politics during the period in which they were written. In this context, It is not fair to see the plot as an unreal figure in imaginary literature. Because of the fact that some novels have realistic or naturalistic featu-res, it is possible to obtain a lot of realistic data from these novels about the percep-tion of culture and mentality, family structure, political and sociological reflections of the period in which they were written. For that reason, as long as the novel is not regarded as equal to history, it is always possible to approach them from literary sociological point of view of. ‘Araba Sevdası’ is among the first realistic Turkish novels that can be evaluated in this context. It is already clear that some of the Turkish novels which included many reflections of social life depict the contradictions between what happened and what was ex-pected to happen in the process of the modernisation in this century succesfully from time to time. Araba Sevdası, which is among the first early Turkish novels, is one of the novels which provides us with the most material in this context; for modernisation is a process which runs alone and is carried out individually. In other words, in this process, the individual had a high ability to represent. In this article, both the dy-namics that the early Turkish modernisation was supposed to have but failed to do so during those years in terms of civilization and the concepts that contradict to these dynamics have been evaluated, considering the behaviours of the characters in Araba Sevdası and the way these characters see the events.
Edebi eserler hem sanatkârının ferdî, hem de o sanatkârın mensup olduğu milletin toplumsal yapısı hakkında birtakım veriler içerir. Roman türünün bazı örnekleri de yalnızca yazarının sanat anlayışı, kültürel birikimi, dili kullanışı, zihniyet dünyası ve yaşadığı çağa bakışı hakkında fikir vermekle kalmaz; yazıldığı dönemin kültürel hayatı, dil yapısı, tarihi hadiseleri, sosyolojisi ve siyaseti hakkında da fikir verebilmektedir. Bu bağlamda kurmacayı yalnızca sanal edebiyat zemininin gerçek dışı figürü olarak görmek doğru olmaz. Çünkü birçok romanın realist veya natüralist özelliği gereği, bu romanlardan yazıldıkları yılların medeniyet ve zihniyet algıları, aile yapısı, siyasi ve sosyolojik görünümleri hakkında birçok gerçekçi veri elde edilebilmektedir. Bu bakımdan bazı romanlara, roman türünü tarihle eşdeğer görmemek koşuluyla, edebiyat sosyolojisi çerçevesinden yaklaşmak her zaman için mümkündür. İlk realist Türk romanları arasında bu bağlamda değerlendirilebilecek olanlardan biri de Araba Sevdası'dır.
Sosyal hayatın birçok yansımalarını içeren erken dönem Türk romanlarından bazılarının bu yüzyılın modernleşme serüveninde olması gereken ile olan arasındaki çelişkileri yer yer çok başarılı bir şekilde sunduğu görülür. Erken dönemin ilk telif Türk romanları içinde yer alan Araba Sevdası bu bağlamda en fazla malzeme veren romanlardan biridir. Zira modernleşme, bireylerle yürüyen ve yürütülen bir süreçtir. Yani bireyin bu süreçte çok güçlü bir temsil kabiliyeti vardır. Bu makalede hem erken dönem Türk modernleşmesinin o yıllar için medeniyet plânında sahip olması gerekirken tam anlamıyla sahiplenemediği dinamikler hem de bu dinamiklerin mefhum-ı muhalifleri Araba Sevdası’ndaki bireylerin davranışları ve olaylara bakışlarından hareketle değerlendirilmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Kasım 2014 |
Gönderilme Tarihi | 26 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 6 Sayı: 2 |