Modernleşme ve din ilişkisi, şüphesiz son iki yüz yılın (ve
muhtemelen insanlık tarihinin) en büyük meydan okumasını içinde barındırıyor.
Zira 18. yüzyıl Aydınlanma filozofları, yepyeni bir kültür felsefesi
yaratırlarken, bütün sosyal kurumlar gibi dini de yeniden kurmak ve kurgulamak
peşin deydiler. Bunun takipçisi olarak modernizm ise dini büsbütün reddetme ve
ortadan kaldırma cüretinde bulundu. Bugün geldiğimiz noktada bu sözler biraz
iddialı gelebilir ve abartı olarak görülebilir ancak 19. yüzyılda modern bilim
pozitivizm felsefesi ışığında zirvesine çıkarken bilim adamları arasında aykırı
düşünenler neredeyse yok denecek kadar azdı.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Dosya-Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Haziran 2010 |
Gönderilme Tarihi | 1 Nisan 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Sayı: 17 |