The amount of the goods for sale is generally specified in the contract. It can be sometimes seen that the amount of the goods after the contract is more than what is specified in the contract. In this case, it is necessary to know the fiqh injunction (hukm) of this extra amount. In this article, the fiqh injunction and contractual effect of the extra amount that occurs after the contract in unit priced goods is discussed. Hereby, it is aimed to ensure that the parties do not get into a discussion in such a case, that the customer and the seller are more careful about the extra amount that may arise in the goods after the sale contracts, and hat the relevant explanations are added to the contract declaration. These obtainments will provide the necessary benefit to the construction of healthy contracts and economic stability. In the article, first of all, the sources were reached by following the documentation method, the opinions and their evidence in these sources were analyzed and the fiqh injunction were determined by inductive and deductive methods. As a result, the injunction of the extra amount that occurs in the sale contract and the effect on the contract vary according to the fact that the amount is the original and the quality. In the case of the original, depending on the type of property, the contract may be invalid or valid. In cases of the extra amount, the sale contract has different injunctions such as void, valid, binding and revocable.
Fiqh Sale Contract Extra Amount Qualification Unit Priced Goods
Satım akdinde satıma konu olan malın miktarı genelde akitte belirtilir. Ancak bazen malın miktarının akitten sonra akitte belirtilenden daha fazla olduğu gözlenebilir. Bu durumda ortaya çıkan ziyade miktarın fıkhî hükmünün bilinmesi gerekir. Aksi takdirde taraflar nizaya düşeceklerdir. Bu makalede birim fiyatlı mallarda akitten sonra ortaya çıkan ziyade miktarın fıkhî hükmü ve akde tesiri ele alınmaktadır. Bu vesile ile tarafların böyle bir durumda nizaya düşmemesi, satım akitlerinden sonra ortaya çıkabilecek maldaki ziyade miktarlarda müşteri ve satıcının daha dikkatli olması ve akit beyanına bununla ilgili açıklamaların eklenmesinin sağlanması hedeflenmektedir. Bu kazanımlar da sağlıklı akitlerin yapılmasına ve iktisadi istikrara gereken faydayı temin edecektir. Makalede öncelikle dokümantasyon yöntemi izlenerek kaynaklara ulaşılmış, bu kaynaklardaki görüşler ve delilleri tahlil edilip tüme varım ve tümdengelim yöntemleriyle fıkhî hükümler tespit edilmiştir. Satım akdinde ortaya çıkan ziyade miktarın hükmünün ve akde tesirinin ziyade miktarın asıl ve vasıf olmasına göre değiştiği, ziyade miktarın asıl olması durumunda malın türüne göre akdin sahih ve fasit olabildiği, ziyade miktarın vasıf olduğu durumlarda ise akdin sahih, lâzım ve gayri lâzım gibi hükümlere sahip olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Eylül 2023 |
Gönderilme Tarihi | 15 Mayıs 2023 |
Kabul Tarihi | 20 Temmuz 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 2 |
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi (ESOGUIFD) Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.