Abstracts
The well-known 14th century historian, economist, and sociologist Ibn Khaldun analyzed the economic, social, and political development of organized societies systematically. In his comprehensive analysis, he put forward that there had to be some factor, some incitement for the desire to exist on a larger scale among some human beings than among others. He stated that this factor which large and powerful states originated was asabiyya.
He borrowed the concept of asabiyya from classical usage and gave a new, positive meaning to it. The original meaning of asabiyya implies people related to each other by blood ties. The group to which an individual feels most closely attached is his clan or tribe, the people with whom he shares a common descent. Ibn Khaldun re-considered asabiyya as a factor being shared by people not related to each other by blood ties but by long and close contact as members of a group. According to him, it meant solidarity, group feeling or group consciousness.
In this paper, I will try to highlight the concept of asabiyya as discussed by Ibn Khaldun. The aim of the paper is to quest whether asabiyya can be used as a fundamental concept for social cohesion in the EU, Turkey, and other political entities in the world.
Key Words: asabiyya, Ibn Khaldun, social cohesion, European Union, Turkey
Jel code: D63, D79, E69, N30, Z13
Öz
Sosyal Kaynaşma İçin Ibn Khaldun'un Asabiyya Kavramı
14. yüzyılda yaşamış olan meşhur tarihçi, ekonomist ve sosyolog Ibn Khaldun insan topluluklarının ekonomik, sosyal ve siyasi gelişimlerini sistematik olarak incelemiştir. Bu kapsamlı analizinde, büyük ölçekli bir arada yaşama arzusunun bazı insanlarda diğer insanlara göre daha fazla olmasının bir nedeni, bir faktörü olması gerektiğini öne sürmüştür. Büyük ve güçlü devletlerin ortaya çıkmasına neden olan bu faktöre asabiyya adını vermiştir.
Ibn Khaldun bu kavramı klasik kullanımından ödünç almış ve buna yeni ve pozitif bir mana yüklemiştir. Asabiyyanın orijinal anlamı birbirlerine kan bağı ile bağlı insan grubu demektir. Bir bireyin kendini en yakın hissettiği grup, ortak atalarının da bulunduğu kendi kavmidir. Ibn Khaldun asabiyya kavramını yeniden değerlendirmeye almış, insan gruplarını sadece kan bağı ile birbirlerine bağlı olmaları bakımından değil fakat aynı grubun üyeleri olarak uzun ve sürekli bağlantı içinde olmaları bakımından değerlendirmiştir. Böylece asabiyya, grup bilinci, grup duygusu, dayanışma duygusu anlamını almıştır.
Bu çalışmada Ibn Khaldun'un asabiyya kavramı incelenmiş ve Avrupa Birliği, Türkiye ve diğer siyasi oluşumlarda asabiyya kavramının sosyal kaynaşma için temel bir kavram olarak kullanılıp kullanılamayacağı sorgulanmıştır
Anahtar Kelimeler: asabiyya, Ibn Khaldun, sosyal kaynaşma, Avrupa Birliği, Türkiye
Jel kod: D63, D79, E69, N30, Z13
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2012 |
Gönderilme Tarihi | 10 Eylül 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 11 Sayı: 41 |
Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
ESBD Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi (Electronic Journal of Social Sciences), Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilmiştir. Marka No:2011/119849.