Birinci basamak sağlık çalışanları, pandemiyle ön safta mücadele eden kişiler olarak ruh sağlığı sorunları açısından risk altındadır. Bu çalışmanın amacı, birinci basamak sağlık çalışanlarında psikolojik stres ve COVID-19 korkusunun incelenmesidir. Kesitsel türdeki bu çalışma Antalya ilinde görev yapan birinci basamak sağlık çalışanları arasında yapılmıştır. Veriler, katılımcıların sosyodemografik özellikleri, Kısa Semptom Envanteri (KSE) ve COVID-19 Korku Ölçeği olmak üzere üç bölümden oluşan bir anket formuyla kullanılarak toplanmıştır. Katılımcıların %65,7'si kadın, %40,4'ü hemşire-ebedir. Pandemi sırasında katılımcıların %42,2'sinin görev yeri değişmiştir. Kadınların COVID-19 Korku Ölçeği, GSI ve PST puanları erkeklere göre yüksektir (tüm karşılaştırmalarda p<0,001). Pandemide görev yeri değişen katılımcılar, görev yeri değişmeyenlere göre tüm ölçeklerde daha yüksek puanlara sahiptir (tüm karşılaştırmalarda p<0,05). 65 yaş ve üstü kişilerle aynı evde yaşayanlarda COVID-19 korkusu, GSI ve PSDI puanları yaşamayanlara göre yüksektir (tüm karşılaştırmalarda p<0,05). KSE ile COVID-19 Korkusu Ölçeği puanları arasında orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki vardır (r=0,411 ve p<0,001). Birinci basamakta görev yapan sağlık çalışanları, COVID-19 salgını sırasında hastalığa yakalanma korkusunun yanı sıra ruh sağlığı sorunları açısından risk altındadır. COVID-19 korkusu ile ruh sağlığı belirtilerinin görülme sıklığı arasındaki pozitif ilişki, yapılacak iyileştirici müdahalelerin her iki konuyu da olumlu etkileyebileceğini göstermektedir.
Sağlık çalışanları, COVID-19 korkusu, kısa semptom envanteri, pandemi
Primary healthcare workers as the front-line fighters against the pandemic have high risk for mental problems. The aim of this study is to investigate the predictors of psychological distress and the fear of COVID-19 in the primary health care workers. This cross-sectional study was conducted among the primary health care workers in Antalya. The data was collected using a self-administered hardcopy questionnaire which included three parts as participants’ sociodemographic characteristics, Brief Symptom Inventory (BSI) and Fear of COVID-19 Scale. 65.7% of the participants are female and 40.4% are nurses-midwives. 42.2% of the participants’ departments were changed during the pandemic. Fear of COVID-19 Scale, GSI and PST scores of the females are significantly higher than males’ (all comparisons, p<0.001). Participants who changed their departments during the pandemic have significantly higher scores in all scales than who did not (all comparisons, p <0.05). Fear of COVID-19, GSI and PSDI scores of those who live in the same house with people aged 65 and over are significantly higher than those who do not (all comparisons, p<0.05). There is a moderate and significant correlation (r=0.411 and p<0.001) between the BSI scores and the Fear of COVID-19 Scale. The front-line healthcare workers are at high risk of psychological distress and the fear of being infected during the COVID-19 pandemic. The positive correlation between fear of COVID-19 and frequency of psychiatric symptoms is concluded as that the remedial interventions in one can also have a positive effect on the other.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Halk Sağlığı, Çevre Sağlığı |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar |
|
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2023 |
Gönderilme Tarihi | 6 Aralık 2022 |
Kabul Tarihi | 25 Mayıs 2023 |
Yayınlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 8 Sayı: 2 |
Uluslararası Hakemli Dergi
Dergimiz Açık Erişim Politikasını benimsemiş olup dergimize gönderilen yayınlar için gerek değerlendirme gerekse yayınlama dahil yazarlardan hiçbir ücret talep edilmemektedir.
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.