Bu çalışmada Mahler’in ayrılma-bireyleşme kuramı çerçevesinde Joker filmindeki Arthur Fleck karakterinin gelişim evreleri hakkında çıkarımlar yapılması, ilk 36 aylık deneyimlerinin Arthur’un duygu, düşünce ve kişilik gelişimindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Mahler’in kuramına göre bireyin ilk altı ayı normal otistik ve normal ortakyaşamsal olmak üzere, birbirinin devamı ve tamamlayıcısı niteliğindeki iki kritik evreden oluşmaktadır. Devamında ise farklılaşma, alıştırma, yeniden yakınlaşma ve bireyliğin pekişmesi ve coşkusal nesne sürekliliğinin başlangıcı olmak üzere dört farklı altevreden oluşan ayrılma-bireyleşme süreci gelmektedir. Kişilik oluşumu sürecinde bu altevreler büyük önem taşımaktadır. Arthur’un narsistik ve madde kötüye kullanım tanısı almış olan annesi ile ilişkisi, baba kavramının eksikliği, çevresiyle olan etkileşimi ve toplum içinde görünür olma arzusu üzerinde durulmuştur. Çocukluk çağında istismar ve ihmale uğrayan, yetişkinlik çağında ise sistematik olarak psikolojik şiddete maruz kalmaya devam eden Arthur'un örseleyici yaşam öyküsü kimlik oluşumunu, sosyal uyumunu, kişilik gelişimini olumsuz etkilemiş ve örselenme sonrası gerginlik bozukluğu (ÖSGB) belirtilerinin oluşmasına yol açmıştır. Bahsedilen bilgiler ışığında Arthur Fleck karakteri, DSM-5 örselenme sonrası gerginlik bozukluğu tanı kriterlerinden faydalanılarak Mahler’in ayrılma-bireyleşme kuramı çerçevesinde incelenmiştir.
In this study, it is aimed to make inferences about the developmental stages of Arthur Fleck in the Joker movie within the framework of Mahler's separation-individuation theory, and to examine the effects of his first 36-month experiences on Arthur's emotional, thought and personality development. According to Mahler's theory, the first six months of an individual consist of two critical phases: the normal autistic and normal symbiotic phase, which are the continuation and complement of each other. Following that, the separation-individuation process begins, which is divided into four distinct subphases: differentiation, practicing, rerapprochement and consolidation of individuals and the beginning of the continuity of enthusiastic objects. These subphases are of great importance in the process of personality formation. Arthur's relationship with his mother, who was diagnosed with narcissism and substance abuse, the lack of a concept of a father, his interaction with his environment, and his desire to be visible in society are emphasized. The traumatic life history of Arthur, who was abused and neglected during his childhood and continued to be systematically exposed to psychological violence in adulthood, adversely affected his identity formation, social adaptation, and personality development and led to the development of post-traumatic stress disorder (PTSD) symptoms. In the light of the aforementioned information, the character of Arthur Fleck was examined within the framework of Mahler's separation-individuation theory, using the DSM-5 post-traumatic stress disorder diagnostic criteria.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Psikoloji |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 13 |