Prostat kanseri ileri yaştaki erkeklerde en sık görülen kanserdir. Hastalığın başlangıcı ve doğal seyri sinsidir. Günümüzde hiçbir yayılımın izlenmediği lokalize hastalığın küratif tedavisi mümkün iken lokal invazif ve/veya metastatik prostat kanserinin tedavisi sorundur. Bu, etkin bir tedavi için hastalığın daha erken dönemde tanınması gerekliliğini ortaya çıkarmıştır. AgNOR boyama tekniğinin, tümörlerin erken tanısında, kısmi olarak malign tümörlerden benign tümörleri ayırt etmede ve malign tümörün şiddetini değerlendirmede faydalı bir test haline geldiği ileri sürülmektedir. Bu amaçla çalışmamızda, parafin bloklanmış doku örneklerinden alınan 3 μm’lik kesitlere deparafinizasyon, rehidratasyon ve gümüş boyama teknikleri uygulandıktan sonra hücrelerin mikroskoptaki görüntüleri video kamera aracılığı ile bilgisayar ortamına aktarıldı. Araştırma grubunu oluşturan 23 Prostat CA hastası (7 Grade1, 8 Grade2, 8 Grade3) ile kontrol (K) grubunu oluşturan 8 Benign Prostat Hiperplazisi (BPH) üzerinde AgNOR değişikliklerinin karşılaştırılması amacı ile toplam AgNOR alanı/Çekirdek alanı (TAA/ÇA) değerleri bulundu. Aynı hasta ve kontrol grubu toplam AgNOR sayısı/ Çekirdek (TAS/Ç) kriterine göre de değerlendirildi. Her bir örnekten 100’er hücre değerlendirmeye alındı ve tüm istatistiksel değerlendirmelerde tek yönlü ANOVA testi kullanıldı. Bu değerlendirmelere göre TAA/ÇA değerleri; G1, G2, G3, ve K grubu için sırasıyla; 5.94±2.41; 7.95±3.66; 8.18±3.42 ve 5.81±2.11 olarak bulundu. Karşılaştırmalar sonucunda G2-G3 grupları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamsız (p>0.05) bulunurken, G1-G2, G1-G3, G2-K, G3-K (p<0.001) ve G1-K (p=0.003) grupları kendi aralarında istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdi. TAS/Ç değerleri; G1, G2, G3 ve K grubu için sırasıyla 1.27±0.67; 1.36±0.68; 1.47±0.83 ve 1.35±0.59 olarak bulundu. Yapılan istatistiksel karşılaştırmalar sonucunda G2-K grupları farksız bulunurken (p>0.05), G1-G3, G3-K (p<0.001) G1-G2, G2-G3 ve G1-K (p<0.05) grupları kendi aralarında anlamlı farklılık gösterdi. Sonuç olarak; TAA/ÇA metodunun malign bölgeleri benignden ayırt etmedeki üstünlüğü nedeniyle, prognostik parametre olarak kullanılabileceği kanısına varıldı
Prostate cancer is a type of cancer, which usually occurs in elderly men. Its onset and course are insidious. The treatment of the local invasive and/or metastatic prostate is a problem whereas the cure for localized-disease is possible, which necessitates diagnosis. The AgNOR staining technique has become a useful instrument in diagnosing tumors, particularly in distinguishing benign from malignant tumours, and in evaluating the aggressiveness of the later. In our study, all tissue samples were embedded in paraffin and routine sections were recut at 3μm thickness before deparafinization and rehidration, and then stained by AgNOR technique. The microscopic images of the cells were recorded in the computer via a video camera. The total AgNOR area/Nucleus area (TAA/NA) values were calculated to compare the AgNOR differences between 8 Benign Prostate Hyperplasia (BPH) as the control group and the 23 prostate cancer patients (7 Grade1, 8 Grade2, 8 Grade3) as the experimental group. The same control and patient groups were evaluated using total AgNOR count/ Nucleus (TAC/N), for the criterion. Cells numbering 100 in each, sample were taken into account and oneway ANOVA was used in the statistical analysis. The mean TAA/NA values of G1, G2, G3 and K groups have been found 5.94±2.41; 7.95±3.66; 8.18±3,42 and 5.81±2.11 respectively. G1-G2, G1-G3, G2-K, G3-K (p<0.001) and G1-K (p=0.003) were significantly different, whereas the difference (between G2-G3) was not statistically significant (p>0.05). TAC/N values in G1, G2, G3 and K groups were 1.27±0.67; 1.36±0.68; 1.47±0.83 and 1.35±0.59; respectively. G2 was not different from K (p>0.05), whereas a significant difference was found between G1-G3, G3-K, (p<0.001) and G1-G2, G1-K,G2-G3 (p<0.05). In conclusion, the eligibility of TAA/NA method in the determination of the difference between the malign and the benign regions makes this method more acceptable in prognostic evaluation
Diğer ID | JA23CM39SC |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2006 |
Gönderilme Tarihi | 1 Haziran 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 15 Sayı: 2 |