Tarihsel
süreç içerisinde gelenekten beslenen halk bilimi, asırlar boyunca sözlü
gelenekteki unsurları bünyesinde toplamıştır. Sonsuz bir hazine olan halk
kültürü, her dönemde birçok araştırmacı ve yazarın dikkatini çekmiştir. Bu halk
kültürü unsurları sadece bir türle var olmamış hayatın bütün safhasında
beşikten mezara kadar zaman içerisinde çeşitlenip farklı türler içerisinde
günümüze kadar ulaşmıştır.
İskender
Pala, divan edebiyatını sevdiren adam olarak bilinmesine rağmen; eserlerinde
tasavvufi düşünceyi, halk bilimini, tarihi ve coğrafi bilimleri bir harmoni
içerisinde sentezleyerek akıcı bir şekilde okuyucuya aktarmayı başarmıştır. Böylece
eser, okurun ilgisini çekip çok yönlü olarak gelişmesine yardımcı olmaktadır.
Belki de okuyucu farkında olmadan geçmiş dönemlerdeki kültür öğeleri
öğrenmektedir.
Çalışmamızda,
İskender Pala’nın Şah ve Sultan adlı
tarihi romanındaki halk bilimsel unsurları (ant, rüya, yas, akış-kargış, halk
hekimliği…) hakkında bilgi vermeye çalışacağız. Bu sayede tarihsel süreç
içerisinde halk bilimsel unsurların edebi bir tür olan roman yoluyla nasıl ve
ne şekilde aktarıldığını göstermeye çalışacağız.
Konular | Sanat ve Edebiyat |
---|---|
Bölüm | Mevcut Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Kasım 2017 |
Gönderilme Tarihi | 5 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 2 |
The open access statement