İktisadi kalkınma, dinamik bir süreci yansıtan ve refah düzeyini arttırmak için uygulanan politikalar aracılığıyla toplum yapısını değiştirmeye yönelik çabalardır. Kalkınma sürecinde bir ülkede üretim ve gelir artışlarının yanı sıra iktisadi, sosyal, kültürel ve politik alanlarda yapısal değişimler meydana gelmektedir. Ülkelerin önem verdiği hususların başında, kalkınmanın ülkelerin tüm bölgelerine yayılması ve dolayısıyla bölgesel dengesizliklerin giderilmesi gelmektedir. Bu durum, ülke kalkınma politikalarının yerel düzeyde incelenmesi ve uygulanması gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır. Bölgesel kalkınma, bölgelere rekabet gücü kazandıran ve bölgelerarası gelişmişlik farklarının giderilmesine yönelik tüm çabaları kapsamaktadır. Kalkınmanın temel belirleyicilerinin başında eğitim gelmektedir. Eğitim, toplumlar üzerinde bıraktığı doğrudan ve dolaylı etkileri bakımından üzerinde durulan bir kavramdır. Eğitim düzeyinin önce kişiler daha sonra toplumlar özelinde bilgi, beceri ve tecrübe anlamında etkin bir rolü vardır. Eğitimin doğrudan etki yaptığı ve iyi bir eğitimle arttırılması mümkün olan beşerî sermaye, ekonomik refahı arttıran, insanın sahip olduğu bilgi, beceri ve tecrübelerdir. Bu yüzden kalkınmanın önemli bir etkeni de beşerî sermaye birikimidir. Bu anlamda birikimli ülkeler, daha nitelikli ve kaliteli üretim yapma olanağına sahip olurlar. Bu çalışmada bağımsız değişken olarak eğitimin, bölgesel kalkınmayı temsilen bağımlı değişken olarak kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasıla ile ilişkisi analiz edilmiştir. Bu kapsamda zaman serisi verilerinin analiz edilmesi ve ekonomik değişkenler arasındaki nedensellik ilişkilerinin test edilmesi için analizler yapılmıştır. Yapılan korelasyon testi, eğitim seviyelerinin kalkınma göstergesi olan KBGSYH (₺) ile güçlü ve anlamlı ilişkiler ortaya çıkmıştır. Ancak KBGSYH ($) cinsinden istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. ADF birim kök testi sonucunda bazı değişkenlerin durağan hale getirilmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu amaçla verilerin birinci farkı alınarak serinin durağan hale getirilmesi sağlanmıştır ve otokorelasyon sorunları azaltılmaya çalışılmıştır. VAR Modeli için uygun gecikme sayısı bulunduktan sonra yapılan Granger Nedensellik Testi sonuçları eğitim seviyelerinin kısa vadede KBGSYH ($) ve KBGSYH (₺) üzerindeki etkisinin istatistiksel olarak anlamlı olmadığını göstermiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 17 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 27 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 17 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 9 Sayı: 2 |
The open access statement