In this paper I investigate whether a thematic analysis of twenty-seven classical Karagöz Black Eye texts—an important representative of traditional Ottoman-Turkish drama—can provide us with the clues toward a better understanding of marriage, family and gender relations in the nineteenth and early twentieth century Ottoman İstanbul. In this respect, I discuss the following ideas as the prevailing themes of the plays: woman being an “imperfect man,” the burden of morality falling particularly on the shoulders of married women, and the consensus regarding the traditional sexual division of labor within the family. I then trace the contours of everyday gender relations through an examination of those relations between couples, married women, and parents and children in terms of the categories of class, equality/inequality, morality and language. I claim that these plays display the variations of care of the household, of its members and of the self , the emotional and the sexual dimensions of marriage, and reflections of the attempts at modernization in the Empire on the families and marriages of different classes. Finally, they enable us to understand better the tactics employed by married women to create spaces in which to negotiate the traditional norms of gender roles without transforming them
Karagöz marriage family gender nineteenth century twentieth century Ottoman İstanbul
Karagöz ve Geç Osmanlı İstanbul’unda Evlilik, Aile ve Toplumsal Cinsiyet Bu araştırma, Osmanlı-Türk geleneksel tiyatrosunun önemli bir örneği olan Karagöz oyunlarını evlilik, aile ve toplumsal cinsiyet ilişkileri çerçevesinde analiz etmektedir. Araştırmaya temel teşkil eden metinler, kâr-i kadîm olarak da adlandırılan yirmi yedi klasik metinden oluşmaktadır. Bu metinlerin on dokuzuncu yüzyıl ile yirminci yüzyılın ilk çeyreğine ışık tuttuğu ve çoklukla İstanbul’da geçtiği kabul görmektedir. Bu bilgiler ışığında, öncelikle, aile, evlilik ve toplumsal cinsiyet rolleri söz konusu olduğunda Karagöz’de öne çıkan temaların “eksik erkek olarak kadın” fikri, evli kadınların omuzlarına yüklenen ahlak sorumluluğu ve hane içinde geleneksel cinsiyetçi iş bölümünün sürdürülmesi olduğu tartışılmaktadır. İkinci olarak çiftler, evli kadınlar, ebeveynler ve çocukları arasındaki ilişkiler sınıf, eşitlik/eşitsizlik, ahlak ve dil kategorileriçerçevesinde analiz edilmektedir. Böylelikle hanenin, hane üyelerinin ve kişinin öz bakımının, evliliklerin duygusal ve cinsel boyutlarının ve Osmanlı İmparatorluğu’nun söz konusu dönemdeki modernleşme hamlelerinin farklı sınıflardaki aile ve evliliklerde ne şekilde değişim gösterdiği tartışılmaktadır. Son olarak, özellikle evli kadınların, geleneksel toplumsal cinsiyet rollerini değiştirmeyi amaçlamayan ancak bunlarla pazarlık etmek için uyguladıkları taktikler ortaya konulmaktadır
Karagöz evlilik aile toplumsal cinsiyet ondokuzuncu yüzyıl yirminci yüzyıl Osmanlı İstanbul
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 9 Sayı: 2 |