Türkiye’de 2000’li yıllarda neoliberal ekonomi politikalarıyla yoğunluğunu artıran tüketim piyasasındaki ürün ve hizmetler, üniversitelerin varlığıyla yatırımların arttığı, nüfusu görece az olan küçük kentlerde pazar olarak hacmini genişletmektedir. Büyük kentlerdeki tüketim tarzlarıyla açığa çıkan yeni eğlence biçimlerinin küçük kentlere aktarılmasıyla farklı görünümler alan ve yerel dinamiklerle eklemlenen eğlence biçimleri, öğrencilerin varlığıyla farklı sosyal ve kültürel özellikler sergilemektedir. Çalışmada mezuniyet kınasının muhafazakâr kültürel bir atmosferde aldığı konum, kadın homososyalliği bağlamında ele alınmaktadır. Çalışma, feminist bir perspektifle kadın öğrencilerin boş zaman ve deneyim ilişkisine odaklanmakta, etnografik bir metotla analiz edilmektedir. Bu bağlamda yaşları 18 ile 24 arasında değişen 35 kadın üniversite öğrencisi ile derinlemesine görüşme yapılmış ve 1 kadın öğrencinin mezuniyet kınasına dâhil olunmuştur. Kadın öğrenciler, kına eğlencesinde yurt ya da evle sınırlı hareket alanlarını kent merkezine çevirmektedirler. Eğlence üzerinden gerçekleşen bu kamusal alan deneyimi, çevrimiçi ve çevrimdışı etkileşimlerle yeni bir birlikteliktir. Erkek bakışından uzak kalmak isteyen kadın öğrenciler, mezuniyet kınasında özgürce dans edip eğlenerek yeni bir homososyallik deneyimi yaşarlar. Bu eğlence kolektif bir şekilde inşa edilerek eğlencenin aşamaları kurumsal bir gözetim olmadan gerçekleşir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kadın Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 12 Sayı: 1 |