Thomas Reid (1710-1796), Aydınlanma felsefesine önemli katkılarda bulunmuş İskoç düşünürdür. İskoç Sağduyu Okulu ve David Hume’un felsefesine getirdiği eleştirilerle tanınır. Epistemolojik ve ahlaki şüpheciliğe karşıt olarak sağduyu adı verilen yeni bir yaklaşım ortaya koyar. Sağduyu yaklaşımını Essays on the Active Powers of the Human Mind (İnsan Zihninin Aktif Güçleri Üzerine Denemeler) adlı denemesinde eylem felsefesine uygular. Onun sağduyu eylem felsefesinin anlaşılmasında aktif güç kavramı önemli bir yere sahiptir. Ona göre failler eylemlerini gerçekleştirmede aktif bir güce sahiptir. Bu güç onları diğer varlıklardan ayırır. Bu aktif gücün fail tarafından kullanılmasının adı eylemdir. İnsan failliği ve özgür irade kavramlarına merkezi yer vererek insan failliğini gerçeklik alanına taşımaya çalışır. Çünkü eğer failin ahlaki bir yönü ve kişiliği olmazsa ahlaki özgürlük hiç bir anlam ifade etmez. Bu nedenle ona göre aktiflik bir değişim ortaya koymak için eylemeye yönelik bir güçtür ki, yalnız değişim ortaya koyabilecek varlıklarda bulunur. Gerçek eylemlerin iradi zihinsel eylemler sonucu ortaya konduğunu ve ahlaki yargıların akıl tarafından algılanan nesnel doğrular olduğunu iddia eder. Bu çalışma Reid’in bu iddiaları çerçevesinde şekillenen ahlaki zorunluluğun doğasına işaret eder. Özgür irade problemi konusunda onun eylem felsefesinin katkılarını sorgular.
Thomas Reid (1710-1796) was a Scottish philosopher who contributed significantly to Enlightenment philosophy. He is known for his criticism of the Scottish Common Sense School and the philosophy of David Hume. In opposition to epistemological and moral skepticism, he introduces a new approach called common sense. He applies this new approach to the philosophy of action in his essay Essays on the Active Powers of the Human Mind. The active power concept has a crucial place in understanding his philosophy of common sense action. For him, agents have an active power to realize their actions. This power distinguishes them from other beings. The use of this active power by the agent is called action. By giving a central place to human agency and free will concepts, he attempts to bring human agency into the realm of reality. This is because moral freedom is nothing if the agent does not have a moral aspect and personality. Therefore, for him, agency is the power to act in order to create change, which is found only in beings capable of creating change. Therefore, for him, agency is the power to act in order to create change, and it is found only in beings capable of creating change. This study witnesses Reid’s attempts to justify the moral imperative by indicating the nature of moral obligation shaped within the framework of these claims. Furthermore, the study attempts to question the contributions of Reid’s action philosophy to the problem of free will.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | 18. Yüzyıl Felsefesi |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 18 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 13 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Felsefe Dünyası Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.