Sanat tarihsel ve teknolojik değişimlerle kendini sürekli yeniler. Antik Yunan'ın mimesis odaklı sanatı, doğayı taklit ederek gerçeklikle sanat arasında sınır çizerken, 20. yüzyılda bu sınırlar belirsizleşmiştir. Andy Warhol’un "Brillo Kutuları" eseri, gerçeklikle sanat arasındaki farkı muğlaklaştırırken, bilgisayar ve yapay zekânın sanata dahil olması bu ayrımı daha da karmaşık hale getirmiştir. Turing’in "Makineler düşünebilir mi?" sorusu ve Turing Testi, yapay zekânın temellerini atmış, McCarthy'nin "yapay zekâ" terimini tanıtmasıyla bu alandaki çalışmalar hız kazanmıştır. Dijital sanat, insan ve makine iş birliğiyle ortaya çıkan eserlerle sanatsal ifadenin sınırlarını genişletmiş ve sanatçının rolünde değişime neden olmuştur. 2000'lerden itibaren algoritmaların gelişimiyle yapay zekâ, özellikle Üretken YZ, sanatın tanımını ve üretim süreçlerini yeniden şekillendirmiştir. Bu makale, yapay zekâ programları, yerli ve yabancı kaynaklar aracılığıyla doğal ve yapay kavramlarının değişimini, sanat akımları ve teknolojik gelişmelerin bu kavramlara etkisini ve yapay zekâ teknolojisinin bu kavramların yeniden tanımlanmasını gerektirdiği tartışacaktır. Bu doğrultuda sanatta yeni teknolojilerin doğal ve yapay kavramlarına yarattığı etki tespit edilerek sanatın dönüşümü analiz edilecektir.
Art constantly renews itself with historical and technological changes. While the mimesis-oriented art of Ancient Greece drew boundaries between reality and art by imitating nature, these boundaries have become blurred in the 20th century. While Andy Warhol's “Brillo Boxes” obscured the difference between reality and art, the inclusion of computers and artificial intelligence in art has made this distinction even more complex. Turing's question “Can machines think?” and the Turing Test laid the foundations of artificial intelligence, and McCarthy's introduction of the term “artificial intelligence” accelerated studies in this field. Digital art has expanded the boundaries of artistic expression with works created through the collaboration of man and machine and caused a change in the role of the artist. With the development of algorithms since the 2000s, artificial intelligence, especially Generative AI, has reshaped the definition and production processes of art. In this article, through artificial intelligence programs and local and foreign sources, it will discuss the change in the concepts of natural and artificial, the impact of art movements and technological developments on these concepts, and that artificial intelligence technology requires the redefinition of these concepts. In this direction, the transformation of art will be analyzed by determining the impact of new technologies on the concepts of natural and artificial in art.
natural artificial art artificial intelligence generative artificial intelligence.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sistematik Felsefe (Diğer) |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALESİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 25 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 13 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 79 |
Felsefe Dünyası Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.