Modern anlatı türlerinin Türkçe edebiyat coğrafyasında dolaşıma girdiği geç Osmanlı
döneminde kadın yazarların ürettiği metinler, erkek-egemen matbuat dünyasının ve eril
kanonun tahakkümüne karşı kendi anlatısal pratiklerini arar. Kadın yazınının henüz edebiyat
araştırmalarının gündemine girememiş ancak hem edebiyat tarihi yazımları hem kadın yazını
okumaları bağlamında değerlendirilmesi elzem bir hamlesi de metinlerde dolaşan kadın
karakterler arasındaki homososyal bağlardır. Kadın yazınında temsil bulan homososyal bağlar,
kadın karakterler arasında bir dayanışmaya, “romantik dostluklar”a, “minör yakınlıklar”a ve
gayri-heteronormatif arzuya alan açar. Kadın yazınının eril kanon ve dilin konvansiyonlarını
ihlal ederek geliştirdiği kendine özgü anlatım stratejileriyle ürettiği metinler, Sedgwick’in
terminolojisiyle düşünebileceğimiz “dolap mekân”lar üretir. Bu çalışma Behice Ziya’nın
Pakize [19 Eylül 1895-5 Mart 1896], Ulviye Macit’in Şermende [4 Haziran-12 Temmuz 1913]
ve Sadiye Vefik’in Muhaberat-ı Hakikiye [1913] metinleri üzerinden inceleyecektir.
Kadın yazını minör yakınlık homososyal bağ romantik dostluk gayriheteronormatif arzu
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kadın Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Şubat 2025 |
Gönderilme Tarihi | 18 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 7 Şubat 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 6 Sayı: 1 |