In the 20th century, Sheikh Müşerref Özcan, one of the renowned scholars who lived in Siirt and its surroundings and wrote Arabic poetry, not only employed an aesthetic language in his poems and letters addressed to Sheikh Muhammed Kazım using his pen name but also effectively conveyed profound religious messages. These letters and poems have enriched Arabic literature, playing a role that extends beyond literature by contributing to and perpetuating tradition, thus establishing a cultural legacy. Sheikh Müşerref's writings, especially his letters and poems addressed to Sheikh Muhammed Kazım, reflect the prominent virtues of both scholars, imbued with a unique depth. These works emphasize Sheikh Muhammed Kazım's virtues such as piety, tolerance, and wisdom, highlighting his esteemed position in the region. Beyond enriching the rich legacy of Arabic literature, these works also paint a portrait of regional leaders with intellectual and cultural accumulation, showcasing their valuable virtues. Through research, it has been determined that Sheikh Müşerref wrote three letters to Sheikh Muhammed Kazım, a verse, an elegy written upon his death, and a mehdiye regarding the shrine built for him. After briefly discussing Sheikh Müşerref and Sheikh Muhammed Kazım, this article will present one of the beautiful examples of classical Arabic literature, providing the text of the letters and poems written in Arabic, followed by an analysis from a literary perspective.
20. yüzyılda Siirt ve çevresinde yaşamış ve Arapça şiir yazan meşhur âlimlerin başında gelen Şeyh Müşerref Özcan, Mahlasını kullanarak Şeyh Muhammed Kazım’a yazdığı Arapça şiir ve mektuplarında sadece estetik bir dil kullanmakla kalmaz, aynı zamanda dini içerikli derin mesajları da başarıyla iletir. Bu mektup ve şiirler, Arap edebiyatına zenginlik katan ve geleneği sürdüren bir rol üstlenerek Arap edebiyatının ötesinde kültürel miras oluşturmuştur. Şeyh Müşerref'in yazıları, özellikle Şeyh Muhammed Kazım'a yazdığı mektup ve şiirler, her iki şeyhin de öne çıkan meziyetlerini yansıtarak özel bir derinlik içermektedir. Bu mektup ve şiirler Şeyh Muhammed Kazım'ın dindarlık, hoşgörü ve bilgelik gibi meziyetlerini ve onun bölgedeki saygın konumunu vurgular. Bu eserler, sadece Arapça edebiyatının zengin mirasına katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda entelektüel ve kültürel birikimiyle bölgesel liderlerin portresini çizer, onların değerli meziyetlerini ön plana çıkarır. Yapılan araştırmada Şeyh Müşerref, Şeyh Muhammed Kazım'a üç mektup, bir manzume, vefatı üzerine yazdığı mersiye ve onun için yapılan türbe hakkında mehdiye kaleme aldığı tespit dilmiştir. Bu makalede Şeyh Müşerref ve Şeyh Muhammed Kazım’dan kısaca bahsedildikten sonra klasik Arap edebiyatının güzel örneklerinden birini sunan ve Arapça kaleme alınan mektup ve şiirlerin metni verilecek ve edebi bir bakış açısıyla analiz edilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim Sosyolojisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 23 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |