Sınıf eşitsizliği, insanlığın bir arada yaşamaya başladığı en ilkel dönemlerde başlayıp, günümüze kadar uzanan toplumsal bir problemdir. Yeryüzünde bulunan kaynaklar, tüm dünya nüfusuna yetecek düzeyde bulunsa da gelir dağılımları ile doğru orantılı bir şekilde paylaşıldığından, toplumlar içerisinde sınıf kavramı ortaya çıkmakta, sınıf kavramı neticesinde toplumsal tabakalaşma meydana gelmektedir. Bir piramide benzeyen toplumsal tabakalaşmanın üst sınıflarında bulunan kesim, kaynakların çoğunu tüketmekteyken, alt sınıflar yukarıya erişebilmek adına birbirleriyle savaş içerisindedirler. Sınıfların, yaşam standartları arasında oluşan büyük farklılıklar, kapitalizmin eseri olarak görülmektedir ancak unutulmamalıdır ki kapitalizm de insanın bencil yapısından ötürü ortaya çıkmıştır. Kapitalist sistemi de sınıf eşitsizliklerini oluşturan da doyumsuz insanın ta kendisidir.
7. sanat olarak kabul edilen sinema, görüntü ve sesle anlatabilme özelliği sayesinde, insanlığa seslenmek isteyen yönetmenler için toplumu etkileyebilecek bir araç niteliğindedir. Bu nedenle, sosyolojide var olan problemlerin yönetmenler tarafından, sinema filmlerine çoğu kez konu edildiği görülmüştür. Çalışmanın örneklemini, Galder Gaztelu-Urrutia tarafından çekilen 2019 yapımlı Platform filmi oluşturmaktadır. Sınıf eşitsizliği kavramını işleyerek, toplumsal bir öz eleştiride bulunmasından ötürü Platform filmi örneklem olarak seçilmiştir. Literatür taramasının ardından betimsel analiz yönteminin kullanıldığı bu çalışmada, sistem eleştirilerinde, asıl hedefin insanın özü olması gerektiği gerçeği, Platform filmi üzerinden inceleyebilmek amaçlanmıştır.
Class inequality is a social problem that started in the most primitive periods when humanity began to live together and has been extending to the present day. Although the resources on the earth are at a sufficient level for the entire world population, the concept of class emerges in societies as they are shared in direct proportion to income distributions, and social stratification occurs as a result of the concept of class. While the upper classes of the social stratification resembling a pyramid consume most of the resources, the lower classes are at war with each other in order to reach the top. The great differences between the living standards of the classes are seen as the work of capitalism, but it should not be forgotten that capitalism has also emerged due to the selfish nature of human beings. It is the insatiable man himself that creates both the capitalist system and class inequalities.
Cinema, which is accepted as the 7th art, is a tool that can affect the society for directors who want to address humanity, thanks to its ability to narrate with images and sound. For this reason, it has been observed that the problems in sociology are often the subject of cinema films by directors. The sample of the study is Platform movie, made in 2019 by Galder Gaztelu-Urrutia; Platform creates the film because of its social self-criticism by processing the concept of class inequality. In this study, in which descriptive analysis method was used after the literature review, it was aimed to examine the fact that the main target in system criticism should be the essence of the human through the Platform movie.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Radyo-Televizyon |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 5 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Dergiye makale gönderimi sürekli açıktır.