Jafar Panahi's The Mirror represents a unique structure where postmodern narrative elements intersect with existential themes in Iranian cinema, and this study examines the film through the thematic film analysis method. Iranian New Wave cinema has developed a unique narrative style that incorporates postmodern elements such as the fragility of reality, the decentering of the subject, and micro-narratives. The Mirror addresses the authentic existential search of an individual through the story of a little girl, Mina, who tries to find her way amidst the chaotic streets of Tehran. By blurring the lines between fiction and reality, the film aligns with Lyotard’s concept of disbelief in grand narratives while also resonating with Jameson's idea of multilayered surfaces. Using thematic film analysis, this study examines the film's complex, multilayered surface and variable meanings, aiming to connect Mina’s character to Heidegger's concept of Dasein. The research reveals how postmodern and existential elements are framed in a unique way within Iranian cinema, laying the groundwork for more comprehensive studies on Iranian cinema. In conclusion, The Mirror stands out as a striking example of how director Ja'far Panahi, a unique figure in Iranian cinema, employs postmodern narrative elements to portray an individual’s existential questioning on screen. Furthermore, future studies are expected to contribute to a broader examination of postmodern elements in Iranian cinema.
İranian Cinema Ja'far Panahi Postmodern Narrative Existential Motifs Dasein The Mirror
Cafer Panahi'nin Ayna filmi, İran sinemasında postmodern anlatı unsurları ile varoluşsal temaların birleştiği özgün bir yapıyı temsil etmekte olup, bu çalışma filmi tematik film analizi yöntemiyle incelemektedir. İran Yeni Dalga sineması gerçekliğin kırılganlığı, öznenin merkezsizleşmesi ve mikro anlatılar gibi postmodern unsurları içeren özgün bir anlatı dili geliştirmiştir. Ayna filmi, küçük bir kız çocuğu olan Mina’nın, Tahran’ın kaotik sokaklarında kendi yolunu bulma çabası üzerinden bireyin otantik varoluş arayışını işler. Film, kurgu ve gerçeklik arasındaki sınırları bulanıklaştırarak Lyotard’ın büyük anlatılara olan inançsızlık kavramını desteklerken, Jameson’ın çok katmanlı yüzeyler anlayışına da uyum sağlar. Tematik film analizi yöntemi kullanılarak gerçekleştirilen bu araştırmada, filmin yüzeydeki çok katmanlı yapısı ve değişken anlamları ele alınarak, Mina karakterinin Heidegger’in Dasein kavramıyla ilişkilendirilmesi hedeflenmiştir. Araştırma, İran sinemasında postmodern ve varoluşsal unsurların kendine özgü bir çerçevede nasıl ele alındığını ortaya koymakta; bu bağlamda İran sineması üzerine yapılacak daha kapsamlı çalışmalara zemin hazırlamaktadır. Sonuç olarak, Ayna filmi, İran sinemasında özgün bir yere sahip olan yönetmen Cafer Panahi’nin, postmodern anlatı özelliklerini kullanarak bireyin varoluşsal sorgulamalarını ekrana taşıdığı çarpıcı bir örnek olarak öne çıkmaktadır. Ayrıca gelecekte yapılacak araştırmaların İran sinemasında postmodern unsurların daha geniş bir yelpazede incelenmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
İran Sineması Cafer Panahi Postmodern Anlatı Varoluşsal İzlekler Dasein Ayna
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Film Eleştirisi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Haziran 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
Gönderilme Tarihi | 11 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 26 Mayıs 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 5 Sayı: 1 |
Dergiye makale gönderimi sürekli açıktır.