İnsanların
günlük yaşamlarında sürekli olarak haklarının kullanılmasıyla ilgili durumlarla
karşı karşıya gelmeleri, adalet kavramının sıklıkla sorgulanmasına neden olur. Pratik
yönü bakımından ilgi alanına giren ve üzerinde kafa yorulan adalet kavramını aynı
zamanda teorik çerçevede değerlendirmek, bu kavramın daha iyi anlaşılmasını
sağlayacaktır. Çünkü adaletin varlıkla, toplumla, insanla dolayısıyla kültürel
yapılarla ilişkisi vardır. Bu denli girift olan adaletin kavramının ne olduğunu
belirlemek oldukça güç olmakla beraber, insanlığın varoluşunu şekillendirmede
ve anlamlandırmada rehberlik görevi üstlendiği dile getirilebilir. Ancak
paradoksal bir şekilde rehber edinilen bu kavramın içeriği mutlak bir anlamda
belirli değildir. Onun içeriği sürekli olarak yeniden ve yeniden ortaya konmaya
çalışılır. Adaletin ne olduğunun anlaşılmasına dair yapılacak bir araştırmada,
bahsedilen belirsizliği aşabilmek için toplumların düşünce yapılarını yansıtan
ürünlere bakmanın faydalı olacağı düşüncesinden hareketle, elinizdeki çalışmada
kültürel simgelerden yola çıkılarak adaletle ilgili fikirler ele alınacaktır. Bu
bağlamda adalet kavramının içeriğinin belirlenmesi yolculuğunun aslında insanın
kendisini anlamlandırmasıyla koşut olduğu açıklanmaya çalışılacaktır.
Problems that occur in people's use of their rights in their lives led to the
concept of justice to be frequently questioned. It will also provide a better understanding
to be able to evaluate the concept of justice, which is discussed in practical terms,
theoretically. The concept of justice has a relation with being, society, people and hence
cultural structures. Even though it is really difficult to determine what the concept of
justice is, it can paradoxically be said that humanity has the task of guiding and shaping
existence. The reason for this contradictory situation is the desire to realize human
existence either directly in connection with nature or in the field of abstract values. In
this context, it is suggested that opinions based on feelings or intellect have been put
forward to explain what justice is. In fact, these philosophical approaches are based on
opinions in which aspects human beings should exist. In this study, these views will be
given as much as possible. Based on the diversity of ideas, it will be shown that human
being effectively defines the content of concepts and that he/she is an active entity that
makes law. In this context, the parallelism of the journey of determining the content of
the concept of justice will be discussed and emphasized primarily in the context of
various myths, then on the philosophical views expressed in relation to justice in the
context of emotion and reason.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Gönderilme Tarihi | 16 Ekim 2018 |
Kabul Tarihi | 29 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 13 Sayı: 26 |
Dergimiz 2024 yılından itibaren ikisi olağan biri dosya konulu özel sayı olmak üzere 3 sayı olarak, Mayıs (olağan sayı) Eylül (özel sayı) ve Aralık (olağan sayı) aylarında yayınlanacaktır.
2024 yılı özel sayımız ve Aralık ayındaki olağan sayımız için makale kabulü tamamlanmıştır.
Özel sayılarımızda yalnızca dosya kapsamında yer alan makalelere yer verilecektir. Makalenizi gönderirken hangi sayıda değerlendirilmesini istediğinizi bir notla bildirmeniz karışıklıkları önleyecektir.
İlginiz için teşekkür ederiz.