Frankfurt Okulu’yla özdeşleşen Eleştirel Teori’nin, sosyal bilimlerin gelişimi için yeni ufuklar açtığı kuşku taşımaz. Pozitivizm karşıtı tutumları, topluma yönelik bilgisel bir çabanın bilim olma koşullarına odaklıdır. Ancak Marksist sınırlarla belirlenmiş bu koşullar, önemli bir soruna da işaret eder. Eleştirel bir sosyal bilim, nasıl bir epistemolojiye dayanmalıdır? Eleştirel bir unsur olarak “refleksiyonun” epistemolojik önemine vurgu yapan bu çalışma, ilkin Eleştirel Teori’nin refleksiyonu ele alma biçimini incelemektedir. Refleksiyonu, Marksist sınırların ötesine taşıyarak, eleştirel bir sosyal bilimin epistemolojisini temellendiren Habermas’tır. Çünkü Habermas, “dil”, “eylem” ve “bilgi” arasında ilişki kurarak, eleştirinin hermeneutik ve psikanalitik boyutlarını temellendirir. Bu nedenle, bu çalışma, “bilgi”, “ilgi”, “özgürleşim”, “ideoloji eleştirisi” ve “iletişimsel eylem” gibi kavramlar arasındaki ilişkiyi inceleyerek, bir sosyal bilimin eleştirel olma koşullarına ışık tutmayı amaçlamaktadır.
There is no doubt that Critical Theory, which is identified with the
Frankfurt School, opens up new horizons for the development of social sciences.
The attitude of Critical Theory against positivism is focused on the conditions of
that how does an epistemological effort towards society become a science.
However, these conditions, which were determined by Marxist boundaries,
indicate to an important problem. What kind of epistemology does a critical
social science has? Emphasizing the epistemological importance of the
reflection that is a critical element, this study firstly examines that how thinkers
who belongs to Critical Theory handles the reflection. It is Habermas, whose
takes the reflection beyond the Marxist boundaries and grounds the
epistemology of critical social science in this way. Because, by establishing a
relationship between "language", "action" and "knowledge", Habermas founds
the hermeneutical and psychoanalytic dimensions of critique. Therefore, this
study aims to shed light on the epistemological conditions of critical social
science by examining the relationship between concepts such as “knowledge”,
“interest”, “emancipation”, “critique of ideology”, and “communicative action”
Critique Social Science Reflection Frankfurt School Habermas
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Felsefe |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2019 |
Gönderilme Tarihi | 6 Ağustos 2019 |
Kabul Tarihi | 27 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 28 |
Dergimiz 2024 yılından itibaren ikisi olağan biri dosya konulu özel sayı olmak üzere 3 sayı olarak, Mayıs (olağan sayı) Eylül (özel sayı) ve Aralık (olağan sayı) aylarında yayınlanacaktır.
2024 yılı özel sayımız ve Aralık ayındaki olağan sayımız için makale kabulü tamamlanmıştır.
Özel sayılarımızda yalnızca dosya kapsamında yer alan makalelere yer verilecektir. Makalenizi gönderirken hangi sayıda değerlendirilmesini istediğinizi bir notla bildirmeniz karışıklıkları önleyecektir.
İlginiz için teşekkür ederiz.