Antropolojik görüş, aynı ya da benzer şartlar altında yaşayan insanların benzer düşüncelere sahip olacağını belirtir. Dolayısıyla bu durum benzer düşüncelere sahip insanların benzer motif ve ritüellere sahip olabileceğini akla getirir. Bu çerçevede köklü bir geçmişe ve tarihi bir derinliğe sahip olduğu düşünülen ölü insan veya hayvan diriltme motifi, halklar arasında benzer nitelikler taşıyan motiflerden yalnızca bir tanesidir. Temel itibarla ortak olmakla birlikte bu motifin farklı halklarda farklı işlevler açısından kullanımı söz konusudur. Bireyin sembolik ölümünü gerçekleştirerek kendisine musallat olduğu düşünülen kötücül varlıkları aldatma, kötülüğün, günahların aktarılıp yeniden doğuşu sağlama ve kutsal bir göreve gelmenin ilk şartı olarak dirilme motifini görmek mümkündür. Bunların yanı sıra gerek Kitab-ı Mukaddes gerekse Kuranı Kerim'de ya da kutsal kabul edilen dinsel nitelikli kitaplarda, dinî inanışların yol göstericileri olarak kabul edilen peygamberlerden bazılarının diriltmeyi yerine getirdiğini konu edinen kıssalar mevcuttur. Ayrıca menakıpname, velayetname gibi adlarla sunulan veli kıssalarında da ölü insan veya hayvan diriltme motifine sıklıkla rastlandığı görülür. Bu vb. kıssalarda karşımıza mucize ve keramet olarak adlandırılan iki olağanüstü güç belirtisi çıkar. Burada dikkat çeken husus, Tanrı tarafından peygamberlere bahşedilen diriltme mucizesinin, peygamberler çağı sonrasında etrafında birleşen insanlara din öğreticiliği işleviyle ortaya çıkan evliyaların bu mucizevi rolü üstlenmesi ve keramet adıyla kıssalarda kendisine yer edinmesidir. Peygamberlerin genellikle onların kutsiyetine inanmayan kişiler tarafından sınanması, bu olağanüstü özelliklerinin kanıtlanması istendiği durumlarda diriltme mucizesini gerçekleştirdiği görülür. Aynı durum zamanla peygamberlerin yol gösterici işlevini üstlenen velilerin de kerametleriyle aktarılmasında karşımıza çıkar. Bu zatların tıpkı peygamberler gibi olağanüstü vasıflar sergilemesinin yahut sergilemesi gerektiğinin düşünülmesinin altında yatan nedenin kendilerinin halk tarafından kabul edilmesi, halkın sevgisini, saygısını ve güvenini kazanarak yüklendikleri misyonun yerine getirilmesini kolaylaştırmak olduğu düşünülebilir. Mucize ve keramet kavramlarının oluşturulmasındaki ayrımın da dinî açıdan bakıldığında peygamberlere karşı yapılacak herhangi bir saygısızlığın önüne geçilmesini engellemek amacıyla yaratıldığını akla getirir. Bu çalışmada peygamberlerin mucize, velilerin keramet olarak gerçekleştirdiği ölü insan veya hayvan diriltme motifinin kutsal kitaplardan anlatılara nasıl yansıdığı ve mucizeden keramete dönüşümü değerlendirilmeye çalışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 5 Sayı: 3 |