Felsefenin bir alt dalı olan etik, hayatı doğru şekilde yaşamaya ilişkin çalışmaları ve bu bağlamda geliştirilmiş fikirleri inceleyen bir disiplin dalıdır. Günümüzde pek çok yeni sorun ve gelişme, etik perspektiflere olan gereksinimleri artırmıştır. Gereksinimler sonucunda uygulamalı etik alanları oluşmuştur. Bu uygulamalı etik alanlarından biri de cinsellik etiğidir. Cinsellik etiği, akademik ve disiplinler arası kazanımlar elde edilebilecek bir alandır ve ahlaki çatışmaları azaltabilecek olması yönüyle araştırmacılara farklı bakış açıları sunmaktadır. Cinselliğin etik bir zeminde yaşanması salt bireysel mutluluğu değil, aynı zamanda toplumsal huzuru ve hem biyolojik hem psikolojik anlamda sağlıklı ilişkilerin kurulmasını da desteklemektedir. Tıflî hikâyeleri; geleneksel halk hikâyelerine göre marjinal karakterler barındıran, toplumsal normların, etik değerlerin ve cinsellik gibi mahrem konuların ele alınışında, bu hikâyelere nazaran farklı yaklaşımları bulunan realist halk hikâyeleridir. Sözgelimi klasik halk hikâyelerinde cinsellik; çeşitli zorlukların ardından vuslatın sonunda yaşanılan bir eylemken, Tıflî hikâyelerinde anlatının merkezinde yer alacak kadar yaygındır. Ayrıca cinsellik, klasik halk hikâyelerinde estetik bir üslûpla ifade edilirken Tıflî hikâyelerinde bu ifade biçimleri dahi farklılık göstermektedir. Bu çalışmada edebî etik analizi hakkında teorik bilgiler verildikten sonra cinsellik etiğinin ne olduğu ve cinsel özgürlüğe olan bakış açılarıyla Tıflî hikâyelerinden biri olan Hikâyet (Sansar Mustafa), cinsellik etiği bağlamında analiz edilmiştir. Bu çalışmanın sonucunda cinselliği yaşama şekilleriyle ilgili, kadın ve erkeklerin farklı etik standartlara tâbî tutulduğu görülmüştür. Kadınların, normun kabul etmediği cinsel eylemlere çoğu zaman ekonomik gerekçelerle, erkeklerin ise hazcı bir bakış açısıyla yöneldiği tespit edilmiştir. Her ne sebeple olursa olsun yine de bu eylemler ahlaki normun dışında kaldığının bilincinde ve gizlilik içerisinde yürütülmektedir. Aynı zamanda metinde bu tür faaliyetlerde bulunan kadınların o dönemdeki sayılarının fazlalığı vurgulanmaktadır. Buna bağlı olarak çalışmamızda bu durumun sebepleri tartışılmıştır. Çalışmanın amacı, tek bir hikâyeden yola çıkarak toplumsal ahlaki anlayışla ilgili genellemeler yapmaktan ziyade “Hikâyet” metnine dönemin zihniyetinin nasıl yansıtıldığını ve dönüştüğünü cinsellik etiği bağlamında incelemektir keza farklı yönelimlerle metinde yer alan cinsellik anlayışı, metnin sonunda bir kriz çözümü yöntemi olarak heteronormatif bir yapıya dönüştürülmüştür.
Tıflî hikâyeleri Hikâyet (Sansar Mustafa) realist halk hikâyesi edebî etik analizi cinsellik etiği.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Halk Bilimi (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 23 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 24 Mart 2025 |
Gönderilme Tarihi | 11 Şubat 2025 |
Kabul Tarihi | 1 Mart 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 8 Sayı: 1 |