Sığır vebası, tarihsel süreçte bulaşıcılığı ile öldürücülüğü en yüksek ve en çok korkulan hayvan hastalığı olarak tanınır. Etkinliğini 20. yüzyıla kadar koruyan hastalık, köklü bir yetiştiricilik kültürüne sahip olan Osmanlılar için eski dönemlerden itibaren sosyo-ekonomik bir mağduriyetin konusu olmuştur. Ancak teknolojinin gelişimiyle birlikte insan ve hayvan hareketliliğinin artması, yaşanan atakların sayısı ve sıklığını 19. yüzyıla gelindiğinde fazlasıyla arttırmıştır. Bu noktada, tecrübe edilen büyük savaşların da önemli birer pekiştirici olduğu kaydedilmelidir. Osmanlı merkez otoritesi yaşanan salgınlar karşısında gecikmeli de olsa modern dünyayı temsil eden Avrupalı çağdaşlarından hareketle sivil veteriner hekimliği teşkilatını oluşturmaya girişmiştir. Ele alınan çalışma Osmanlılarda modern sivil veteriner hekimliği kültürünün yerleşmesinde çok önemli yere sahip olan bir ismi; Şehremaneti Baytar Müfettişi Mehmed Haydar’ı konu edinmektedir. Aslen asker olan M.Haydar, devletin alandaki uzman sayısının çok az olması nedeniyle uzun yıllar söz konusu sivil görevi yürütmüş ve bu çerçevede başkentin sığır vebası ile olan imtihanında kilit bir rol üstlenmiştir. Çalışmada kendisinin Türk veteriner hekimliği teşkilatı içindeki yerinin tespitine ve sığır vebasının eradikasyonu çalışmalardaki hayati rolünün ortaya çıkarılmasına odaklanmıştır.
Haydar Bey Osmanlı Devleti Sığır Vebası Şehremaneti Baytar Müfettişi.
Haydar Bey Osmanlı Devleti Sığır Vebası Şehremaneti Baytar Müfettişi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 |
Gazi Akademik Bakış Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.