Bu çalışmada, son 15 yılda, Avrupa’nın Amerika Birleşik Devletleri’yle ilişkisinin nasıl şekillendiği
tarihsel perspektiften hareketle ağırlıklı olarak siyasi açıdan incelenmektedir. Bu bağlamda, 11 Eylül
saldırısı, Irak ve Afganistan müdahaleleri, tek kutupluluğun zayıflamasının ardından oluşan yeni
konjonktürde ABD’de başlayan ve dünya çapında etkileri görülen küresel finansal kriz, küresel çapta
terörle mücadele gibi konuların Avrupa ve ABD arasındaki transatlantik ilişkilerin seyrini bu açılardan
nasıl etkilediği analiz edilmektedir. Kasım 2016’da yapılan seçimlerde Donald Trump’ın Başkan
seçilmesinin ardından yeni dönemde Avrupa ve ABD arasındaki ilişkilerin izleyeceği muhtemel yolla
da ilgili değerlendirmelerde bulunulmaktadır. İlişkide, Soğuk Savaş bitiminden sonra olduğu gibi
yine bir uzaklaşma dönemine girilmiştir. Başkan Trump’ın Avrupa Birliğine, Avrupalıların NATO’ya
yaptıkları katkının azlığına, ticari açıdan yapılanlara yönelik ciddi eleştirileri vardır. Diğer yandan
Rusya’dan gittikçe rahatsızlık duyan bir Avrupa, kendi aleyhine bir ABD-Rusya yakınlaşmasından
endişe etmektedir. Bu durumda ilişkilerdeki kritik noktalara vurgu yapılarak ilişkilerin kopmaması
için her iki tarafın mevcut şartlarda nasıl davranabileceklerine ilişkin öngörülerde de bulunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 11 Sayı: 22 |
Gazi Akademik Bakış Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.