Bülent Ecevit 1950’li yıllarda gazetecilik yapmak suretiyle Türk fikir ve siyasi hayatına dâhil olmuş ve bu zaman diliminde CHP’de aktif siyasete girmiştir. Soğuk Savaş’ın hâkim olduğu, Türkiye’nin de NATO’ya dâhil olarak tarafını belli ettiği bu dönemde Ecevit de komünizm meselesi üzerine mesai harcamış ve ya¬zılarında bu hususa mebzul miktarda yer vermiştir. Ecevit Sovyetlerin komünizmi, dünya ve Türkiye üzerindeki emelleri noktasında vasıta olarak kullandığını düşünmektedir. Ayrıca ona göre komünizm Batı kültür ve medeniyetinin değerleri karşısında bir sorun olarak da değerlendirilmelidir. Amerika öncülü¬ğünde “hür dünya” olarak nitelendirilen kutbun sözcülüğünü üstlenen Ecevit, komünizmle mücadelede demokrasinin en az askerî tedbirler kadar önemli olduğunu ileri sürerken; komünizmin teveccüh görme¬sine sebep olabilecek zeminin bertaraf edilmesi amacıyla devletin vatandaşın sosyal adaletini ve refahını sağlaması gerektiği kanaatini taşımıştır. Gazetecilik sürecinde CHP’li kimliğini her daim muhafaza eden Ecevit, komünizmle mücadele hususunda Demokrat Parti’yi eleştirirken, DP’ye yönelik demokrasi temelli tenkitlerinde Sovyetler Birliği / demir perde/ komünizm analojilerine de müracaat etmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 15 Sayı: 29 |
Gazi Akademik Bakış Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.