Amaç: Tek taraflı dudak ve damak yarığına (DDY) sahip hastalarda alt çene ark
boyu uyumsuzluğunu belirlemektir.
Gereç ve Yöntem: Non-sendromik tek
taraflı total DDY’ye sahip olup, alt çenede büyük dolgu/kronlu diş bulunmayan,
diş eksikliği, gömülü veya fazla dişi olmayan kronolojik yaşı 9 ile 19 yıl arasında değişen 23
hastaya ait tedavi öncesi panoramik radyograf ve ortodontik modeller
değerlendirildi. Hastaların dudak ve damak yarığı opere edilmiştir. Alt ark
boyu uyumsuzluğunu belirlemede Hayes-Nance analizi kullanıldı. Geç karışık
dişlenme dönemindeki hastalar için daimi premolar boyutları panoramik
radyograflarla değerlendirildi. Pozitif
ark boyu uyumsuzluğu diastema, negatif ark boyu uyumsuzluğu çapraşıklık olarak
kabul edildi. Tanımlayıcı istatistikler sıklık ve yüzde oranları kullanılarak
yapıldı ve farklar binomial test ile değerlendirildi.
Bulgular:
İncelenen 23 hasta içinde sadece bir hastada ark boyu uyumsuzluğu görülmedi.
Kalan 22 hastanın % 47.8’inde (n = 10) diastema
saptandı; bu miktar ortalama 3.6 ± 1.9 mm olarak bulundu. Alt ark çapraşıklığı ise
%52.2 (n = 12), prevalans ile ortalama -2.9
± 1.4 mm
olarak bulundu. Çapraşıklık ve diastema prevalansları bakımından istatistiksel
olarak önemli bir fark bulunmadı (p = 0.832).
Sonuç:
Tek taraflı DDY’ye sahip hastalarda, alt çenede, diastema ve
çapraşıklığa aynı prevalansta rastlanabilmektedir. Görülen çapraşıklık hafif
ile orta şiddettedir.
Objective: This study
aimed to assess the lower arch length discrepancy in a group of patients with unilateral cleft lip and palate (UCLP).
Materials
and Method: Pretreatment
dental casts and panoramic radiographs of 23 patients (aged 9–19 years) with a
nonsyndromic complete UCLP, without having large
restorations/crowns, tooth agenesis, impacted or supernumerary teeth in the lower arch, and previous orthodontic
and/or prosthetic treatment, were evaluated. All patients underwent lip
and palate repair. Lower arch discrepancies were determined using the Hayes-Nance
analysis. Panoramic radiographs were used to estimate the size of permanent
premolars for the patients with late mixed dentition. The positive discrepancy
defined diastema, whereas the negative discrepancy defined crowding in the
lower arch. Descriptive statistics were presented using frequencies and
percentages, and the differences were evaluated using the binomial test.
Results: One out of 23 patients had no discrepancy in the
lower arch. For the remaining patients (n = 22), the prevalence of diastema was
47.8% (n = 10), with a mean value of 3.6 ± 1.9 mm, and lower arch
crowding was observed in 52.2% (n = 12), with a mean value of –2.9 ± 1.4 mm. No significant
difference was found between the prevalence of crowding and diastema (p = 0.832).
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Özgün Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Ocak 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 36 Sayı: 1 |