It is very common and well accepted evaluation methods in Turkish folklore studies that Karacaoğlan is a historical figure and owner of poems which was bearing pseudonymous. Especially, the necessity of historical figure in nation building process made this approach inevitable. One of the major problems of using this method is time and place inconsistency. Hence this situation made researchers think the existence of other Karacaoğlans. Folk stories and legends narrated among people and Karacaoğlan poems living in oral culture were understood as evidence. Knowledge about Karacaoğlan belongs to historical figure or narrated Karacaoğlan is critical point. The latest folklore theories indicate that oral performances are open to changes and variants. For this reason, folklorists accept that every performance is new creation in oral culture. Folklorist should focus on contexts of Karacaoğlan narratives and narrators instead of fictionalizing historicity of Karacoğlan. In this article, in the light of foregoing Rumelian Karacaoğlan will be discussed
Türk folklor çalışmalarında Karacaoğlan’ı tarihsel bir kişilik olarak ele alma ve “Karacaoğlan” mahlaslı şiirlerin sahibi olarak değerlendirme yaygın ve kabul gören bir inceleme biçimidir. Özellikle uluslaşma çağında folklorik alanda tarihsel kişilik arama gereksinimi bu yaklaşımı sorgulanmaz hâle getirmiştir. Bu yöntemin kullanımı sırasında ortaya çıkan temel sorunlardan birisi şiirlerdeki zaman ve mekân uyumsuzlukları olmuştur. Bu durum ise, doğal olarak araştırmacılara başka Karacaoğlanların varlığını düşündürmüştür. Sözlü gelenekte yaşayan Karacaoğlan şiirleri ve halk arasında anlatılan hikâye ve efsaneler bunun kanıtı olarak ele alınmış ve değerlendirilmiştir. Karacaoğlan hakkındaki bilgilerin tarihsel kişiliğe mi yoksa anlatılan Karacaoğlan’a mı ait olduğu sorusu önemli bir sorudur. Son dönem folklor kuramlarına göre anlatı ortamının sözlü üretimleri kuşaktan kuşağa değiştirmeden aktarma özelliğine sahip olmadığı benimsenmiştir. Bu nedenle, günümüz folklorcuları sözlü kültürde her anlatmanın yeni bir yaratma olduğunu kabul etmektedirler. Bugünün folklorcuları bu tür metinlerden hareketle Karacaoğlan’ın tarihselliğini kurgulamak yerine, Karacaoğlan anlatılarının ve anlatıcılarının bağlamları üzerinde durmalı ve bunları yeni folklor kuramlarına göre yorumlamalıdır. Bu makalede bütün bu düşünceler ışığında Rumelili Karacaoğlan konusu tartışılacaktır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 1 Sayı: 12 |
Açık Erişim Politikası