The measures taken by states against security threats and risk areas change over time, and securitization theory provides an important framework for understanding this change. This theory explains how states identify specific threats and take extraordinary measures. The Karabakh conflict can be examined as a regional example of the securitization process. The Armenian occupation of Karabakh was seen as a serious national security factor for Azerbaijan and led to various diplomatic and military efforts. After the Second Karabakh War, Azerbaijan’s national security strategies underwent a dynamic transformation. In this period when the geopolitical balance of power in the South Caucasus needs to be reassessed, analyses in the light of securitization theory are an important tool for understanding Azerbaijan’s security policies. In particular, the anti-terrorist operation carried out in September 2023 highlights Azerbaijan’s efforts to ensure its national security and the importance of international cooperation in the fight against terrorism. With the support of the media and political leaders, public support was secured and the operation’s compliance with international law and its contribution to regional stability were emphasized. Operations to restore constitutional order in Karabakh have yielded important results in terms of prosecuting war criminals and ensuring justice. This process is seen as a legitimate security measure to protect Azerbaijan’s national security. The study explains Azerbaijan’s changing national security strategies in the aftermath of the Second Karabakh War and its sustainable peacebuilding efforts within the framework of global power competition. The results emphasize that Azerbaijan needs to have a comprehensive national security vision to adapt to geopolitical realities.
Azerbaijan South Caucasus Second Karabakh War Securitization National Security
Devletlerin güvenlik tehditleri ve risk alanlarına karşı aldıkları önlemler zamanla değişmekte ve bu değişimi anlamak için güvenlikleştirme teorisi önemli bir çerçeve sunmaktadır. Bu teori, devletlerin belirli tehditleri tanımlayıp olağanüstü önlemler almasını açıklamaktadır. Karabağ meselesi de güvenlikleştirme sürecinin bölgesel bir örneği olarak incelenebilir. Karabağ’ın Ermenistan tarafından işgali, Azerbaycan için ciddi bir millî (ulusal) güvenlik etkeni olarak görülmüş ve çeşitli diplomatik ve askeri çabaların yapılmasına neden olmuştur. İkinci Karabağ Savaşı sonrası Azerbaycan’ın ulusal güvenlik stratejileri dinamik bir dönüşüm geçirmiştir. Güney Kafkasya’daki jeopolitik güç dengelerinin yeniden değerlendirilmesi gereken bu dönemde, güvenlikleştirme teorisi ışığında yapılan analizler, Azerbaycan’ın güvenlik politikalarını anlamada önemli bir araçtır. Özellikle Eylül 2023’te gerçekleştirilen antiterör operasyonu, Azerbaycan’ın ulusal güvenliğini sağlama çabalarını ve terörizmle mücadelede uluslararası işbirliğinin önemini vurgulamaktadır. Medya ve politik liderlerin desteğiyle kamuoyu desteği sağlanmış, operasyonun uluslararası hukuka uygunluğu ve bölgesel istikrara katkısı belirtilmiştir. Karabağ’da anayasal düzeni tesis etmeye yönelik operasyonlar, savaş suçlularının yargılanması ve adaletin sağlanması açısından önemli sonuçlar doğurmuştur. Bu süreç, Azerbaycan’ın ulusal güvenliğini koruma amacıyla meşru bir güvenlik önlemi olarak görülmektedir. Çalışma, Azerbaycan’ın İkinci Karabağ Savaşı sonrasında değişen ulusal güvenlik stratejilerini ve küresel güç rekabeti çerçevesinde sürdürülebilir barış inşası çabalarını açıklamaktadır. Sonuçlar, Azerbaycan’ın jeopolitik gerçeklere uyum sağlamak için kapsamlı bir ulusal güvenlik vizyonuna sahip olması gerektiğini vurgulamaktadır.
Azerbaycan Güney Kafkasya İkinci Karabağ Savaşı Güvenlikleştirme Ulusal Güvenlik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Politika ve Yönetim (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Kasım 2024 |
Gönderilme Tarihi | 21 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 28 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 13 Sayı: 2 |