Bu araştırma, insanî değerler tartışmasını Kur’an’ın din–ahlak–insan ilişkisine dair temel kavramları üzerinden ele almakta ve adalet, merhamet, emanet, sabır, şükür, af ve yardımlaşma etrafında şekillenen tevhidî bir etik çerçeveyi tartışmaktadır. Çalışmanın temel problemi, Kur’an merkezli insanî değer okumalarının hem Kur’an’ın kavram dünyası hem de klasik tefsir geleneğiyle bağının çoğu zaman zayıf kalması ve bunun sonucunda Kur’an ahlakı ile çağdaş etik tartışmalar arasında kuramsal ve yöntemsel bir kopukluğun ortaya çıkmasıdır. Bu bağlamda makalenin amacı, söz konusu kopukluğu gidermek üzere, Kur’an ve tefsir zemininde adalet, rahmet, emanet, sabır, şükür, af ve yardımlaşma kavramları üzerinden din, ahlak ve insan ilişkisini zımnen nasıl kurduğunu ortaya koymaktır. Literatürde Kur’an ahlakına dair çalışmaların çoğu, İslam ahlak felsefesi, fazilet teorileri ve modern etik yaklaşımlar çerçevesinde yürütülmekte, tefsir literatürü ise daha çok rivayet aktaran bir alan olarak ele alınmakta, insani değerlerin bu yedi kavram etrafında din, ahlak ve insan eksenli, sistematik bir bütün olarak değerlendirilmesi ise sınırlı kalmaktadır. Bu çalışma, klasik tefsir literatürünü erken dönem Müslüman toplumun ahlakî ve içtimaî kodlarını kuran dinamik bir yorum alanı olarak merkeze almakta, böylece tefsir ile ahlak teorisi arasındaki mesafeyi kapatmayı ve insani değerlere ilişkin literatürdeki bu boşluğu kavramsal bir model çerçevesinde doldurmayı hedeflemektedir. Araştırma, nitel bir metin çözümlemesi olarak, adalet, rahmet, emanet, sabır, şükür, af ve yardımlaşma kavramlarını merkeze almaktadır. Klasik dönem tefsirlerinde bu ayetlere dair rivayet ve yorumları karşılaştırmalı biçimde çözümlemekte ve hermenötik bir duyarlılıkla tevhid ilkesi, Allah-kul ilişkisi ve toplumsal düzen arasındaki ilişkileri açığa çıkarmaktadır. Elde edilen bulgular, söz konusu yedi değerin birbirinden kopuk tekil erdemler değil, insanı emaneti yüklenen, sabır ve şükürle olgunlaşan, af ve yardımlaşma ile toplumsal barışı gözeten özgür ve sorumlu bir özne olarak konumlandıran, tevhid merkezli bütünlüklü bir değerler ağı oluşturduğunu göstermektedir. Böylece çalışma, Kur’an ve tefsir literatürünü çağdaş insanî değer tartışmaları için hem haklar hem de sorumluluklar diliyle okunabilir bir etik çerçeve olarak yeniden önermektedir.
Anahtar Kelimeler: Kur’an Ahlakı, İnsanî Değerler, Tevhid, Tefsir, İslam Ahlak Düşüncesi.
Kur’an Ahlakı İnsanî Değerler Tevhid Tefsir İslam Ahlak Düşüncesi.
This article examines the debate on human values through key Qur’anic concepts that shape the relationship between religion, ethics, and the human person. It focuses on a tawḥīd-based ethical framework built around justice, mercy, trust (amānah), patience, gratitude, forgiveness, and mutual assistance. The main problem addressed is that Qur’an-centred accounts of human values often remain weakly connected to both the Qur’an’s own conceptual universe and the classical tafsīr tradition, creating a methodological gap between Qur’anic morality and contemporary ethical discussions. The study aims to help bridge this gap by showing how these seven concepts implicitly structure the Qur’an’s and the tafsīr tradition’s understanding of religion, ethics, and anthropology. While existing research usually approaches Qur’anic ethics through Islamic moral philosophy, virtue theory, or modern ethical frameworks, classical tafsīr is often treated mainly as a collection of transmitted reports; therefore, systematic analyses of human values as an integrated whole remain limited. Methodologically, the study conducts a qualitative textual analysis centred on the seven concepts, comparing reports and interpretations in classical tafsīr and examining, with hermeneutical sensitivity, how tawḥīd, the God–human relationship, and social order interrelate. The findings show that these values form a unified tawḥīd-based network that presents the human being as a free and responsible agent who carries the divine trust, develops through patience and gratitude, and upholds social harmony through forgiveness and mutual assistance. Thus, the article proposes the Qur’an and the tafsīr tradition as a coherent ethical model for contemporary discussions on human values, readable through both the language of rights and of responsibilities.
Qur’anic Ethics Human Values tawhid tafsir Islamic Moral Thought
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Din Felsefesi |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 20 Eylül 2025 |
| Kabul Tarihi | 13 Aralık 2025 |
| Erken Görünüm Tarihi | 16 Aralık 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 20 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 6 Sayı: 4 |