When the Qur’an descended, its first answerers believed it or disbelieved. This was an attitude at two opposite sides. There was an attitude outside of belief and unbelief that Qur’an named hypocrisy. It is two facedness that means pretending. The hypocrites damaged Islam very much by their pretending attitude. When we examine verses decended in Medine, we see that the mentality of hypocrites stands at a different place. This mentality means that they use their intelligence not reason, that is, they trick. In this essay, we will try to analyse the mentality of hypocrites in the context of distinction between reason and intelligence, especially at the axis of quick wit with exampling from the Qur’an.
Kur’an nazil olduğunda onun ilk muhatapları ona inanmak (iman) ya da inkâr (küfr) etmek şeklinde iki ana tavır sergilemişlerdir. Bu iki tutumun dışında faklı bir tutum daha ortaya konmuştur ki, bu Kur’an tarafından nifak olarak isimlendirilmiş, bu tavrı sergileyenlere de münafık denmiştir. Bunun adı ikiyüzlülük olup tam anlamıyla rol yapmaktır. Bu tutumlarıyla münafıklar İslam’a epeyce zarar vermişlerdir. Bu bağlamda medenî ayetler incelendiğinde görülecektir ki, münafıkların zihniyeti farklı bir zemine oturmaktadır. O zihniyet, onların akıllarını değil zekâlarını kullanarak kurnazlık yapmalarıdır. İşte bu çalışmada münafıkların zihniyetini akıl-zekâ ayırımı bağlamında özellikle de “pratik zekâ” ekseninde Kur’an’dan örneklerle çözümlemeye çalıştık.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 2 Sayı: 4 |