One of the influential states in Islamic history is the Mamlūks . The Mamlūks were remembered with a historical mission to stop the advance of the Mongols. In addition to their political activities and influences, they made a name for themselves in the history of Islamic sciences with the scholars they trained and the works compiled during the period. In addition, they have made the geographical region they govern a center of attraction by supporting religious education and training and pioneering institutional structures in this sense. In this respect, when it comes to ḥadīth, tafsīr and fiqh sciences, it is seen that examples from the relevant period are among the first names and works that come to mind.
The fact that the science of qirāʾāt is among the most popular fields in the history of teaching Islamic sciences makes it necessary to focus on the qirāʾāt activities of the Mamlūk period. It is expected that this period will naturally bear traces of traditional qirāʾāt teaching, be nourished by the knowledge inherited from the ʿulamāʾ, and be directly influenced by some of them. It can be said that the Mamlūks served as a "bridge" in the transfer of traditional knowledge. In addition, the fact that the qirāʾāt science activities of the Mamlūk period had their own aspects was guiding and decisive in the emergence of the article. Because how the science of qirāʾāt was taught in this period, what qualities of the teachers stood out and to what extent the influence of institutionalism was a subject waiting to be examined. Despite this, it is extremely striking that detailed studies have not been conducted specifically on qirāʾāt. When the works of the period are examined, it is seen that the scholars of qirāʾāt carried out significant activities in parallel with the vitality experienced in other sciences.
İslâm tarihinin etkin devletlerinden biri Memlükler’dir. Memlükler, Moğolların ilerleyişini durdurmak gibi tarihsel bir misyonla anılmışlardır. Onlar, siyasî faaliyetleri ve etkilerinin yanı sıra İslâmî ilimler tarihinde yetiştirdikleri âlimler ve dönemde telif edilen eserlerle kendilerinden söz ettirmişlerdir. Ayrıca dinî eğitim-öğretimi desteklemeleri ve bu anlamda kurumsal yapılara öncülük etmeleriyle yönettikleri coğrafî bölgeyi cazibe merkezi haline getirmişlerdir. Bu yönüyle hadis, tefsir ve fıkıh ilimleri söz konusu olduğunda akla ilk gelen isimler ve eserler arasında ilgili devirden örneklerin başlarda yer aldığı görülmektedir.
İslâmî ilimlerin tedris tarihinde kıraat ilminin rağbet gören sahalar arasında yer alması, Memlükler dönemi kıraat faaliyetlerine eğilmeyi zorunlu kılmaktadır. Bu dönemin doğal olarak geleneksel kıraat tedrisinden izler taşıması, ulemadan tevarüs eden birikimden beslenerek bazılarından doğrudan etkilenmesi beklenen bir durumdur. Denilebilir ki Memlükler geleneksel birikimin aktarımında “köprü” vazifesi görmüştür. Bunun yanı sıra makalenin ortaya çıkışında Memlükler dönemi kıraat ilmi faaliyetlerinin kendine has yönler taşıması, yönlendirici ve belirleyici olmuştur. Zira bu dönemde kıraat ilminin nasıl öğretildiği, hocaların hangi vasıflarıyla öne çıktığı ve kurumsallığın ne oranda etkisinin olduğu incelenmeyi bekleyen bir konudur. Buna ragmen kıraat özelinde detaylı çalışmaların yapılmamış olması son derece dikkat çekicidir. Döneme dair eserler incelendiğinde kıraat âlimlerinin diğer ilimlerde yaşanan canlılığa paralel olarak kayda değer faaliyetlerde bulundukları görülmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kuran-ı Kerim Okuma ve Kıraat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 15 Temmuz 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 15 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ocak 2024 |
Kabul Tarihi | 27 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 13 Sayı: 26 |