Türkiye ve Macaristan arasında tesis edilmek istenen iktisadî ilişkiler, Birinci Dünya Savaşı’nın getirmiş olduğu olumsuz koşullar çerçevesinde şekillenmiştir. Büyük savaşın getirdiği ağır sonuçlar, iki devletin iktisadî kalkınmaya ağırlık vermesinde etkili olmuştur. Macaristan, yeni kurulan Türk devletini Macar malları için bir pazar olarak görmüştür. Türkiye ise Cumhuriyetin ilk yıllarında iktisadî kalkınmaya önem vermiş ve çeşitli ülkelerle ticaret antlaşmaları imzalamıştır. Türkiye’nin ticaret antlaşması imzaladığı ülkelerden birisi Macaristan’dır. Türk ve Macar heyetleri öncelikle Yerleşme Antlaşması’nın imzalanması için uzun müzakereler gerçekleştirmiştir. Sonrasında ise müzakereleri Yerleşme Antlaşması aynı anda yürütülen Türk-Macar Ticaret Antlaşması imzalanmıştır. Yerleşme ve Ticaret Antlaşmaları’nın imzalanmasında 18 Aralık 1923’te imzalanan Türk-Macar Dostluk Antlaşması’nın önemli payı olmuştur.
1920’li yıllarda iki devlet arasındaki ticaret hacminde tarım ürünlerinin önemli payı olmuştur. 1929 yılında Amerika’da ortaya çıkan Dünya Ekonomik Buhranı iki ülke arasındaki ticaret ilişkilerini olumsuz etkilemiştir. 1930’lu yılların ilk yarısında bu olumsuz tabloda iyileşmeler görülse de iki ülke arasındaki ticaret hacmi karşılıklı olarak verilen gümrük imtiyazlarına rağmen beklenen düzeye ulaşamamıştır. Türk hükümetinin, ikili ticaret antlaşmalarında kliring-takas sistemine geçmesiyle birlikte Türk-Macar ticaret ilişkilerinde bu sisteme geçilmiştir. Nitekim kliring-takas sistemi geçilmesi de iki ülke arasındaki ticaretin canlanmasında etkili olamamıştır. İkinci Dünya Savaşı’nın yaklaştığı yıllarda da atılan çeşitli adımlara rağmen Türk-Macar ticaret ilişkileri beklenen düzeyin uzağında kalmıştır.
İki ülke arasındaki ticaret ilişkilerinin yanı sıra çeşitli yatırım olanakları da dikkat çekici bir seyirde gerçekleşmiştir. Nitekim 1920’li yıllarda Türkiye’nin ve Macaristan’ın yüzleşmek zorunda kaldığı ekonomik zorluklar nedeniyle istenilen yatırımlar hayata geçirilememiştir. Türkiye ile Macaristan arasındaki ticaret olanakları ve iş imkanları dünya konjonktüründe meydana gelen olumsuz gelişmeler nedeniyle zarar görmüş ve Macar şirketlerinin Türkiye’ye yatırım yapmalarında zorluklarla karşılaşmalarına neden olmuştur.
The economic relations desired to be established between Turkey and Hungary were shaped within the framework of the negative conditions brought by the First World War. The heavy consequences of the great war were influential in the two states emphasis on economic development. Hungary saw the newly established Turkish state as a market for Hungarian goods. Turkey, on the other hand, gave importance to economic development in the first years of the Republic and signed trade agreements with various countries. One of the countries with which Turkey signed a trade agreement was Hungary. Turkish and Hungarian delegations firstly held long negotiations for the signing of the Settlement Treaty. Afterwards, the Turkish-Hungarian Trade Agreement, whose negotiations were carried out simultaneously with the Settlement Agreement, was signed. The Turkish-Hungarian Friendship Treaty, signed on December 18, 1923, played an important role in the signing of the Settlement and Trade Agreements.
In the volume of trade between the two states in the 1920s, agricultural products had a significant share. The World Economic Depression that emerged in the United States in 1929 adversely affected the trade relations between the two countries. Despite the improvement in this negative picture in the first half of the 1930s, the trade volume between the two countries could not reach the expected level despite the mutual customs concessions. In the volume of trade between the two states in the 1920s, agricultural products had a significant share. The World Economic Depression that emerged in the United States in 1929 adversely affected the trade relations between the two countries. Despite the improvement in this negative picture in the first half of the 1930s, the trade volume between the two countries could not reach the expected level despite the mutual customs concessions. With the Turkish government’s transition to the clearing-exchange system in bilateral trade agreements, this system was adopted in Turkish-Hungarian trade relations. As a matter of fact, the transition to the clearing-exchange system has not been effective in the revival of the trade between the two countries. Despite the various steps taken in the years when the Second World War approached, Turkish-Hungarian trade relations remained far from the expected level.
In addition to the trade relations between the two countries, various investment opportunities have also taken a remarkable course. As a matter of fact, due to the economic difficulties that Turkey and Hungary had to face in the 1920s, the desired investments could not be realized. Trade opportunities and business opportunities between Turkey and Hungary have been damaged due to the negative developments in the world conjuncture, causing Hungarian companies to face difficulties in investing in Turkey.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Temmuz 2021 |
Gönderilme Tarihi | 6 Haziran 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 3 Sayı: 6 |