In the 21st century, earthquakes occurring in regions with high seismic risk result not only in physical destruction but also in prolonged crises at social, economic, and psychological levels. Post-disaster temporary shelter solutions often evolve into permanent uncertainties, giving rise to issues such as social exclusion, disconnection from productive life, and spatial injustice. This study is grounded in the notion that temporary living environments must be not only rapidly deployable but also adaptable, sustainable, and socially restorative.
In the design approach, the nature-inspired organizational logic of Voronoi diagrams is reinterpreted beyond conventional horizontal sprawl and transformed into a modular vertical structural system. Each module is tailored to specific functions—such as housing, healthcare, education, and production—and designed as an independent unit with its own structural and technical infrastructure. By proliferating vertically, these modules allow for spatial flexibility and evolutionary development over time
Developed through generative artificial intelligence-supported design processes, the proposed system is not merely a structure, but a dynamic living organism capable of reorganizing itself in response to environmental and societal needs. The project presents an innovative model for post-disaster reconstruction by addressing spatial, technological, and social dimensions in an integrated manner, thereby contributing a novel perspective to the field of disaster architecture.
Voronoi Diagrams Earthquake Modular Design Generative Artificial Intelligence
21. yüzyılda sismik riskin yoğun olduğu bölgelerde yaşanan depremler, yalnızca fiziksel yıkımla sınırlı kalmamakta; sosyal, ekonomik ve psikolojik düzeyde uzun soluklu krizler yaratmaktadır. Afet sonrası geçici barınma çözümleri ise zamanla kalıcı belirsizliklere dönüşerek toplumsal dışlanma, üretimden kopma ve mekânsal adaletsizlik gibi sorunları beraberinde getirmektedir. Bu çalışma, geçici yaşam alanlarının sadece hızlı kurulabilir değil, aynı zamanda dönüşebilir, sürdürülebilir ve toplumsal olarak onarıcı kurgular olması gerektiği fikrinden yola çıkmaktadır.
Tasarımda, Voronoi diyagramlarının doğadan ilham alan organizasyon mantığı, alışılmış yatay yayılma biçiminin ötesine taşınarak düşeyde modüler bir yapı sistemine dönüştürülmüştür. Her bir modül; barınma, sağlık, eğitim, üretim gibi işlevlere göre özelleştirilmiş, kendi yapısal ve teknik altyapısını taşıyan bağımsız birimler olarak tasarlanmıştır. Bu modüller düşeyde çoğalarak mekânın esnekliğini ve zaman içindeki evrimsel gelişimini mümkün kılar.
Üretken yapay zekâ destekli tasarım süreçleriyle geliştirilen bu sistem, yalnızca bir yapı değil, çevresel ve toplumsal ihtiyaçlara göre kendini yeniden örgütleyebilen dinamik bir yaşam organizmasıdır. Proje, afet sonrası yeniden inşa süreçlerine mekânsal, teknolojik ve sosyal bütünlük içinde yaklaşarak afet mimarlığına yenilikçi bir model sunmaktadır.
Voronoi Diyagramları Deprem Modüler Tasarım Üretken Yapay Zeka
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Mimari Tasarım, Veri Görselleştirme ve Hesaplamalı Tasarım |
Bölüm | Mimarlık |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2025 |
Gönderilme Tarihi | 4 Haziran 2025 |
Kabul Tarihi | 9 Eylül 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 13 Sayı: 3 |