Geçmişte erdem, bilgelik, uzmanlık ve tecrübe ile bağdaştırılan yaşlılık kavramı, günümüzde çirkinlik ile özdeştirilir olmuştur. Doğum ile başlayıp, hayat boyu devam eden yaşlılık kavramı, günümüzde geciktirilebilir ve durdurulabilir gibi algılanmaktadır. Özellikle markalar, reklamlarında insanları yaşlanmayla ilgili korkutmakta ve kendi ürünlerini kullandıkları takdirde yaşlanmayacaklarını belirtmektedir. Bu bağlamda araştırmanın amacı da değişen yaşlılık kavramının reklamlara yansıması irdelenmektir. Bu amaç doğrultusunda Diadermine adlı markanın ilk ve son reklamı incelenmiştir. Ayrıca tüketicilerin bu iki reklama olan bakış açıları da araştırılmıştır. Yapılan incelemeler sonucunda markanın mesajını iletmesinde değişiklikler olduğu görülmüştür. Günümüzdeki anti-aging ürününde yaşı daha olgun model kullanarak, mesajın inandırıcılığı arttırılmıştır. Ayrıca tüketicilerle yapılan görüşmelerde ise tüketicilerin yaş aralıklarına göre yaşlanmaya ve reklamlara olan yaklaşımlarında farklılıklar tespit edilmiştir. Katılımcıların yaşları arttıkça yaşlanmaya olan bakış açılarında olumluluklar görülmektedir. Reklamlara olan bakış açılarında da 40-49 yaş arası katılımcılar hariç diğer katılımcıların genç görülen ürünün ilk reklamındaki modelin görüntüsünü inandırıcı bulmamaktadır.
The concept of old age, which was associated with virtue, wisdom, expertise and experience in the past, is now associated with ugliness. The concept of old age, which starts with birth and continues throughout life, is nowadays perceived as being delayed and stopped. Brands, in particular, scare people about aging in their advertisements and state that they will not age if they use their own products. In this context, the aim of the research is to examine the reflection of the changing old age concept on advertisements. For this purpose, the first and last advertisement of the brand named Diadermine was examined. In addition, consumers' perspectives on these two advertisements were also investigated. As a result of the investigations, it has been observed that there are changes in the message of the brand. By using a more mature model in today's anti-aging product, the credibility of the message has been increased. In addition, in the interviews with the consumers, differences were detected in the consumers' attitudes towards aging and advertisements according to their age ranges. As the age of the participants increases, there is a positive attitude towards aging. In terms of the point of view of the advertisements, the other participants, except for the participants between the ages of 40-49, do not find the image of the model in the first advertisement of the young product plausible.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mayıs 2021 |
Gönderilme Tarihi | 29 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 12 Sayı: 2 |