Mohamed Imara, an Egyptian researcher and philosopher, explores the relationship between reason and revelation in his research, presenting a unique perspective that refutes the alleged contradiction between the two. Imara emphasizes that revelation itself calls for a believing reason. He highlights that the term "reason" and its various synonyms have been mentioned in the Quran, indicating the significance of reason in Islam. He believes that reason is a fundamental tool for understanding and interpreting religious texts. Furthermore, Imara sheds light on the role of believing reason in comprehending and applying texts across different eras. He believes that a believing mind can effectively employ texts in accordance with the present time, place, and circumstances while adhering to the core values and principles governing those texts. Moreover, Imara cites the opinions and writings of numerous scholars throughout history, such as Ibn Taymiyyah, Ibn Rushd, and Muhammad Abduh, to affirm the importance of rationality in Islam. These scholars have extensively examined the relationship between reason and revelation and emphasized the role of reason in Islamic thought.
In summary, Mohamed Imara provides a detailed vision on his research regarding the relationship between reason and revelation. He highlights the central role of a believing intellect in the process of understanding and applying religious texts and the value of reason in Islamic thought. Using the perspectives of scholars from different eras, he confirms that the relationship between reason and revelation is harmonious and can be used in a way that is compatible with the fundamental principles of Islam.
Mohamed Imara, Mısırlı bir araştırmacı ve filozof, akıl ile vahiy arasındaki ilişkiye dair çalışmalar yapmış ve ikisi arasındaki iddia edilen çelişkiyi çürüten benzersiz bir perspektif sunmuştur. Imara, vahiyin kendisinin inanan bir akla çağrı yaptığına vurgu yapmaktadır. Imara, Kuran'da "akıl" teriminin ve çeşitli eşanlamlılarının açıkça geçtiğini belirtir ve bu durumun İslam'da aklın önemini yansıttığını ifade eder. O, aklın dini metinleri anlamak ve yorumlamak için temel bir araç olduğuna inanmaktadır. Aynı zamanda, Imara, inanan bir aklın metinleri farklı çağlarda nasıl anlayabileceği ve uygulayabileceği konusunda da ışık tutmaktadır. İnanan bir zihnin, metinleri mevcut zaman, mekân ve koşullara uygun bir şekilde etkin bir biçimde kullanabileceğini ve bu metinlere yön veren temel değer ve prensiplere bağlı kalabileceğini düşünmektedir. Mohamed Imara, İslam'daki aklın önemini doğrulamak için İbn Teymiyye, İbn Rüşd, Muhammed Abduh ve diğer birçok bilginin görüşlerinden ve yazılarından yararlanmaktadır. Bu bilginler, akıl ve vahiy arasındaki ilişkiyi derinlemesine incelemiş ve aklın İslam düşüncesindeki rolünü vurgulamışlardır.
Özetle, Mohamed Imara, akıl ile vahiy arasındaki ilişkiye dair ayrıntılı bir perspektif sunmaktadır. İnanan bir aklın, dini metinleri anlama ve uygulama sürecinde merkezi bir rol oynadığına ve İslam düşüncesinde aklın değerine dikkat çekmektedir. Farklı çağlardaki bilginlerin perspektiflerini kullanarak, akıl ve vahiy arasındaki ilişkinin uyumlu olduğunu ve İslam'ın temel prensipleriyle uyumlu bir şekilde kullanılabileceğini doğrulamaktadır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2023 |
Gönderilme Tarihi | 25 Mayıs 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Tarandığımız Dizinler:
e-ISSN: 2148-5232