The Hungarian War of Independence, which began in the first months of 1849, was bloodily suppressed by the allied armies of Russia and Austria. Desperate Hungarians began to seek for a country to take refuge in. They saw the Ottoman Empire as the safest country for themselves and started to take refuge in the Ottoman border cities from August 1849. After the refugees took refuge in the Ottoman Empire, Russia and Austria insisted on their return; however, the Ottoman Empire resisted the pressure by not handing over the refugees. There are many familiar figures among the Hungarians who took refuge in the Ottoman Empire, especially the Hungarian King Kossuth. The refugees were initially settled in Vidin, a border city. After a while, it was understood that this city would not be safe for refugees, so they were transferred to Shumen. This article analyzes the diplomatic correspondence of the Hungarian King Kossuth in Shumen, where he stayed for about three months. Based on the correspondence, it can be said that Kossuth made an intense effort to save his country. During his stay in the Shumen camp, Kossuth made diplomatic correspondence in order to provide better conditions for refugees and expressed the difficulties they experienced in these correspondences in detail. Kossuth, who took a determined stance during all these correspondences, always preserved his belief that his country would be saved and that the refugees would return, and stated in his letters that they needed financial support to improve the conditions of the refugees. Through this study, which mostly evaluates his correspondence on the resolution of diplomatic issues, Kossuth's struggle for Hungarian refugees will be better understood.
1849 yılının ilk aylarında başlayan Macar Özgürlük Savaşı Rus ve Avusturya müttefik orduları tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı. Çaresizlik içerisinde kalan Macarlar kendilerine sığınacak bir ülke aramaya başladılar. Kendileri için en güvenli ülke olarak Osmanlı Devleti’ni gördüler ve 1849 yılının Ağustos ayından itibaren Osmanlı sınır şehirlerine sığınmaya başladılar. Mültecilerin Osmanlı’ya sığınmaları sonrasında Rusya ve Avusturya mültecilerin iade edilmeleri konusunda ısrarcı olmuşlardır ancak Osmanlı Devleti kendilerine sığınanları teslim etmeyerek baskılara direnmiştir. Başta Macar Kralı Kossuth olmak üzere Osmanlıya sığınan Macarlar arasında birçok tanıdık sima vardır. Mülteciler, başlangıçta bir sınır şehri olan Vidin’e yerleştirilmiştir. Bir süre sonra bu şehrin mülteciler için güvenli olmayacağı anlaşıldığından Şumnu’ya nakledilmişlerdir. Bu makalede, Macar Kralı Kossuth’un yaklaşık üç ay kaldığı Şumnu’daki diplomatik yazışmaları değerlendirilmiştir. Yazışmalardan hareketle Kossuth’un ülkesini kurtarabilmek için yoğun bir gayret gösterdiği söylenebilir. Kossuth, Şumnu kampında kaldığı süre içerisinde mültecilerin daha iyi şartlarda barınabilmeleri için diplomatik yazışmalar yapmış ve bu yazışmalarda yaşadıkları sıkıntıları ayrıntılı bir şekilde dile getirmiştir. Bütün bu yazışmalar sırasında kararlı bir duruş sergileyen Kossuth, ülkesinin kurtulacağına ve mültecilerin geri döneceklerine dair inancını daima korumuş, mültecilerin şartlarının iyileştirilmesi için maddi desteğe ihtiyaç duyduklarını mektuplarında ifade etmiştir. Büyük bir çoğunluğu diplomatik meselelerin çözümüne dair yazışmalarının değerlendirildiği bu çalışmayla birlikte, Kossuth’un Macar mülteciler için verdiği mücadele daha iyi anlaşılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2024 |
Gönderilme Tarihi | 14 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 22 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 12 Sayı: 1 |
Tarandığımız Dizinler:
e-ISSN: 2148-5232