Hilat ve hediyeleşme Osmanlı merkezi bürokrasisinde kurumsallaşmış bir teşrifat geleneğinin önemli bir parçasıdır. Osmanlı tarihçileri bu geleneği yüksek dereceli memurlar ve Sultan arasında veya yabancı devlet liderleri ile elçileri üzerinden tartışmışlardır. Bu çalışma ise Osmanlı arşiv vesikalarından yararlanılarak Osmanlı taşra teşkilatında aşiret beylerine verilmiş olan hilat ve hediyelere yoğunlaşmaktadır. 19. yüzyıla ait bu vesikalara göre aşiretlere verilen hilat ve hediyeler bir sadakat sağlama yönteminin parçasıdır ve “âdat-ı kadime”dir. Öyle ki bu gelenek Tanzimat döneminde ilga edilmeye çalışılmış fakat imparatorluğun sona erdiği tarihe kadar devamlılık göstermiştir. Aşiret beylerine giydirilen hilat geleneği ve hediyeleşmenin aynı zamanda da modern antropologların da vurguladıkları üzere Ortadoğu coğrafyasındaki aşiretlerin birer sosyal ve politik örgütlenme biçimleri olduklarını göstermektedir. Bu çerçevede çalışmada öncelikle 19. yüzyılda aşiret beylerine hilat giydirmenin sebepleri tartışılmaktadır. Sonrasında ise Tanzimat döneminde bu “âdat-ı kadimenin” ortadan kaldırılamamasının sebeplerine değinilmektedir.
Aşiret Osmanlı Devleti Hilat Resmi Hediyeler Tanzimat Sadakat.
Hilat and gift giving were an important part of the institutionalized tradition of ceremony in the Ottoman central bureaucracy. Ottomanists discussed this tradition between high-ranking officials and the Sultan, or through foreign state leaders and their ambassadors. By making use of Ottoman archive documents, this study, on the other hand, focuses on the gifts and caftans given to the tribal chiefs in the Ottoman provincial governments. According to these documents from the 19th century, the caftans and gifts given to the tribes were part of a method of building loyalty and this tradition was addressed as "ancient tradition (âdat-ı kadime)". This tradition continued until the end of the empire although it was tried to be abolished during the Tanzimat period. The caftans and gifts giving to the tribal chiefs also indicate that the tribal formations in the Middle East were both a social and political organizations, as emphasized by modern anthropologists. In this context, this study firstly argues the reasons for dressing the tribal chiefs during the 19th century with caftans. Then, the problems experienced in the elimination of this “ancient tradition” during the Tanzimat period are elaborated.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 4 Sayı: 3 |
Creative Commons Atıf-Gayriticari Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Derginin tüm içeriğine açık erişim sağlanmaktadır.
Yayınlanan makaleler öncelikle iThenticate programında taranmaktadır.
Dergimizde yayınlanan makalelerin sorumluluğu yazara ait olup, tüm telif hakları devrolunmuştur.
.